28 Kasım 2013 Perşembe

Sütlü Kuru Isırgan Çorbası



Bugün artık tam sıcacık çorbanın içimizi ısıtacağı dışarısının düne göre buz gibi olduğu bir gün. 
Uzun zaman önce de bu güzel lezzeti yapıp paylaşmıştım. Buzdolabımın derinliklerinde bir kaç çorbalık daha sakladığım kuru ısırgan için tam zamanı diyerek öğlen için hemen hazırladım ve test ettim bir kere daha onayladım , çok lezzetli oldu :)
Kuru ısırgan nereden bulunur , İstanbul'da yöresel ürün satan dükkanlarda varmıdır maalesef bilemiyorum. Benim temin yerim  tam merkezinden Rize'den :) İlkini can arkadaşım Nursen'in kardeşi getirmişti , diğeri de gene yöresinden geldi. 
Kuru ısırgan kurutulmuş naneye benziyor , tarifte vereceğim gibi az suyla önce haşlanıyor , haşlama sırasında suyu koyu bir renk alıyor ama süt eklendiğinde rengi açılıyor panik yapmaya gerek yok :)

Malzemeler ;

- 1 fincan kuru ısırgan
- 1 fincan su
- 1,5 yemek kaşığı ince bulgur
- 1,5 yemek kaşığı mısır unu
- 1/2 litre süt
- 2 diş sarımsak ( rendelenmiş )
- 1 yemek kaşığı tereyağı
- 1 tatlı kaşığı kuru nane
- 1 çay kaşığı kırmızı pul biber
- istenildiği kadar tuz

Isırganı 1 fincan kadar su ile hafif ateşte pişiriyoruz , üzerine sütün bir kısmını ekleyip kaynayınca bulguru ilave edip hafifçe karıştırarak pişiriyoruz. 
Ayrı bir kapta mısır ununu bir miktar süt ile açıyoruz ve rendelediğimiz sarımsağı katıyoruz. 
Küçük bir tavada tereyağını eritip nane ve pul biberi katıp sonradan çorbaya eklemek için hazırlıyoruz. 
Kaynamakta olan sütün içine tuz ve mısır unu karışımı ilave edip , koyulaşma olduğu takdirde azar azar süt takviyesi ile hafifçe sulandırıyoruz. 
Pişme işlemi bittikten sonra tereyağlı karışımımızı ekleyip bir taşım daha kaynatıp çorbayı hazır hale getiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 

26 Kasım 2013 Salı

Acılı Ezme ( Kolay yoldan ) #yemekfırtınası 20.gün



#yemekfırtınası 20.gün için bu tarifimi güncelliyorum.

Acılı ezme hemen hemen hepimizin çok severek tükettiği ve balık ya da et yemek için gittiğimiz restaurantların mezelerinin içinde en önde seçilen lezzetlerden birisidir.
Aklıma gelenler; Kadiköy Çarşı'da ki Rakı Balık mekanın acılısı , Kalamış Marina'daki Develi'nin acılısını örnek verebilirim.

20. gün: Müdavimi olduğunuz pastane ya da restaurantda yediğiniz favoriniz lezzeti evde denediniz mi? Denemediyseniz tam zamanı yemekfırtınasıyla deneyin biz de bilelim. :)

Acılı ezme yapmanın en pratik yolu , hem kolay hem hafif hem de gayet lezzetli.
Tavuk , balık , et , her türlü ana yemeğin yanına harika bir meze ve ya  salata olarak yenilip misafirlerinize sunabilirsiniz. 
Eşime her türlü çeşidi bir arada yedirebildiğim yegane lezzetlerden biri , deneyin sizde başarılı olacaksınız:) Eşimden aldığım yorum " her zaman yapabilirsin " :))

Malzemeler ;

- 5 küçük boy domates ( cherry domates)
- 1 adet Çengelköy salatalığı
- 1 adet kırmızı tatlı biber 
- 3 adet yeşil biber
- 2 diş sarımsak
- 4 sap taze soğan
- 1 dolu yemek kaşığı domates salçası
- 1 dolu yemek kaşığı biber salçası
- bir kaç sap maydanoz ve dereotu
- istenildiği kadar acı kırmızı pul biber ve tuz
- 2-3 adet ceviz
- 1 yemek kaşığı zeytinyağı

Zeytinyağ hariç tüm malzemeleri ( domatesi soyup , salatalığı soymuyoruz ) parçalacıya koyup iyicene parçalanana kadar makinayı çalıştırmaya devam ediyoruz. Kıvama gelen ezmeye zeytinyağını ekleyip servise hazır hale getiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 


Mantar Salatası



Evinizde ne yeşillik varsa kullanabileceğiniz soslanınca da lezzeti artan güzel
bir çeşit olarak masanızı süsleyeceğine emin olacağınız bir salata.
Yapımı çok kolay , mantarlar limonlu suda haşlanırken sizde tüm malzemeleri hazırlayabilirsiniz.
Malzeme adeti vermeye gerek yok , ne kadar mantar kullanacaksanız diğer malzeme oranını ona göre ayarlayabilirsiniz.

Ben 1/2 paket mantar kullandım ,
3-4 adet taze yeşil biber
1 adet kırmızı tatlı biber
3-4 sap taze soğan
1 diş sarımsak
1 tutam maydanoz
1 tutam dereotu
Tuz
Zeytinyağı
İsteği bağlı olarak limon suyu

Doğradığımız malzemeleri haşlanmış mantarlarla karıştırıyoruz , sarımsağı içine rendeleyip tuzunu ve yağını ilave edip iyice karıştırıyoruz. İstenirse biraz limon suyu da ilave edilebilir , ben bu salataya eklemedim.

Sağlıcakla kalın.




25 Kasım 2013 Pazartesi

Fincanda Tek Kadayıf



Günümüz hastalığı gribi bir türlü üzerinden atamayan ben sonunda hastaneye gelmeye karar verdi , yapılan tahlil ve görüntüleme sonuçları çıkana kadar zamanını da birikmiş tariflerini yayınlamakla geçiriyor :) 
Bu tarif yaklaşık 2 aydır bekliyor , aslında bunun gibi bekleyen epeyce tarifim var ama onları sağlıklı bir anda yayınlamak en büyük dileğim :)
Porsiyonlar tam bir kişilk hatta kahve fincanı kullanarak daha daha küçültebilirsiniz istenirse. 
Tarife başlama ve yayınlama arasında epey zaman geçti , bu süre zarfında şükür ki iyileştim :) ama 2 haftamı aldı. 

Malzemeler :
- 400 gr. tel kadayıf
- 200 gr tereyağı
- 1 su bardağı kadar iri çekilmiş ceviz
- süsleme için kaymak

Şerbet:
- 3,5 su bardağı su
- 3 su bardağı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı limon suyu

Suyu ve toz şekeri öncelikle kaynatıp limonu sıkıp soğuması için bir kenara bırakıyoruz. 
Kadayıfları kadayıfları birbirinden ayırıp üzerine erimiş ılınmış tereyağını döküp harmanlıyoruz. Yağı tüm kadayıfa yediriyoruz. 
Kadayıftan bir tutam alıp fazla büyük olmayan nescafe fincanın dibine sıkıştırarak yerleştiriyoruz , üzerine bir tutam ceviz koyup fincanın ağzına kadar gelecek şekilde tekrar kadayıfı koyup iyice bastırıyoruz. 


Hazırladığımız topçukları yağladıığımız
fırın kabına çevirerek yerleştiriyoruz. 
Isıtılmış fırında 175 derecede üzerleri iyice kızarana kadar pişiriyoruz. 


Fırından çıkınca kadayıflar sıcak olarak soğumuş şerbeti kepçe ile üzerlerine döküyoruz. Ara ara tepside biriken şerbeti kaşıkla üzerlerine döküp iyice çekmesini sağlıyoruz. 
Servis sırasında üzeri isteğe göre kaymak ve ceviz ile süslenebilir. 

Sağlıcakla kalın. 

Ayva Tatlısı - Düdüklü Tencerede



Bu güzel lezzeti sık sık yapmak için tam zamanı. Her yer mis gibi ayvalarla dolu. Tarifim çok kolay ve tadı da çok hafif , bittikçe yapılacak bir tatlı. 
Saatlerce kısık ateşte pişirmeye gerek kalmadan 10 dk. düdüklü artı 10 dk. da kapak açık olarak kısık ateşte kaynatınca tatlımız olup bitiveriyor :) 
Herhangi bir yemeğin rengi için gıda boyası kullanma taraftarı hiç olmadım. Burada da çekirdek ve kabukların verdiği kadar bir renk elde ettim , bence gayet doğal ve güzel bir renk elde ettim :)

Malzemeler :

- 4 adet ayva
-16 yemek kaşığı toz şeker
-1 su bardağı su
- 2 çubuk tarçın
- Kaymak
- İri çekilmiş ceviz ve fındık


Ayvaları iyice yıkadıktan sonra kabuklarını soyup ortadan ikiye kesip çekirdeklerini çıkartıyoruz. Kabuk ve çekirdekleri tencerenin dibine dizip ayvaları üzerlerine koyuyoruz. Her ayvanın içini ikişer kaşık şeker ile doldurup , 2 çubuk tarçını aralarına yerleştirip ayvaların yanlarından 1 bardak suyu ilave ediyoruz. 
Kapağı kapatıp , düdük öttükten sonra ocağı kısık duruma getirip 10 dakika pişiriyoruz. 


Buhar çıkışı bitince tencere kapağı açık olarak 10 dk. daha kısık ateşte kaynatıp dinlenmeye bırakıyoruz. 


Ilınınca servis kabına alıp , hafifçe jole kıvamındaki suyundan da üzerlerine ve yanlarına gezdiriyoruz. Servisten önce üstü kapalı olarak dolapta bekletirsek tatlı kendine daha iyi kendine gelmiş olacaktır. 

Servis sırasında arzuya göre kaymak ve çekilmiş ceviz+fındık konulabilir. 

Sağlıcakla kalın. 

22 Kasım 2013 Cuma

Çörek Otlu Kıtır Kıtır Kurabiye



Bu güzel lezzeti öncelikle sevgili Özlem www.kurabiyegezegeni.com paylaşımıyla gördüm , yapılacaklar listesine aldım . Ama yapım aşamasının aciliyet göstermesi bugün sevgili Zerrin'in www.misssgibi.com  Facebook'ta sanki " hadi ne duruyorsun kalk yap " dercesine yaptığı paylaşımla oldu :)
Öncelikle her ikisine de paylaşım için çoookkk teşekkürler :)
Yapımı çok kolay , malzemesi hemen hemen herkesin dolabında olan ve kısa sürede hazırlayacağınız kıtır kıtır bir lezzet . Bence en kısa zamanda yapın bağımlısı olacaksınız :)
Ben Zerrin'in verdiği ölçülere göre yaptım 1 tepsi çıktı , çok adetli istiyorsanız Özlem'in sayfasını ziyaret edin derim. 

Malzemeler :

- 1 adet yumurta akı
- 125 gr tereyağı ( oda sıcaklığında )
- 1/2 çay bardağı zeytinyağı
- 2 yemek kaşığı sirke
- 1 çay kaşığı dolusu tuz
- 2 yemek kaşığı şeker
- 4 yemek kaşığı çörek otu
- 1/2 paket kabartma tozu
- 2 ya da 2,5 su bardağı un

Yumurtanın sarısı haricinde tüm malzemeleri yoğurarak hamur haline getiriyoruz. 
Hamurdan fındık ile ceviz büyüklüğü arasında parçalar ayırıp elimizde yuvarlayarak fırın kağıdı serdiğiniz trpsiye dizip üzerine yumurtanın sarısını sürüyoruz. 
Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pembeleşene kadar pişiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 

15 Kasım 2013 Cuma

Kıymalı Mısır Unlu Poğaça



Dün aniden bir heves geldi , ve bu heves ile hemen mutfağa girdim :-) Uzun zamandır sadece tarifleri izliyordum ve sadece yutkunmakla kalıyordum ,dün ile birlikte zincirlerimi kırmış oldum , ama umuyorum bu heves sınırlı kalır aksi takdirde hem bana hem de etrafıma bol bol kilo olarak dönebilir :-))
Bu arada sadece poğaça ile kalmadım , poğaça yanında birde tatlı bir lezzet vardı , bakalım ne zaman yayına hazır olacak :-)
Tarifin temeli http://www.yoncadanlezzetler.com/ geliyor ,değişik poğaça tarifleri neler diye araştırdım karşıma çıkan ilk tarife mısır unu eklemesi yaptım. Gayet güzel oldu , mısır ununun taneleri mayalı poğaçaya çıtır bir lezzet kattı.

Malzemeler ;

Hamur :
- 125 gr. kadar tereyağı ( oda sıcaklığında )
- 1 su bardağı ılık süt
- 1 paket toz maya
- 2 tatlı kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 3 su bardağı buğday unu geri kalan alabildiği kadarıyla mısır unu
- üzeri için 1 yumurta sarısı ( parlaklık vermesi için 1/2 çay kaşığı pudra şekeri karıştırılabilir )

İç Malzemesi:
- 200 gr. kıyma
- 2 orta boy soğan ( zar şeklinde doğranmış )
- 2 adet taze soğan
- 1 çorba kaşığı zeytinyağı
- tuz , karabiber , kırmızı pul biber ,

Öncelikle iç malzemeyi hazırlıyoruz ( iç malzeme olarak peynir ya da patateste olabilir )  , kıyma hafifçe zeytinyağında kavurulurken doğranmış kuru ve taze soğanı ve baharatları ekliyoruz ve fazla harlı olmayan ateşte kavurarak pişiyoruz. Cam bir kaba alıp soğuması için bekliyoruz.

Hamur için tüm malzemeleri karıştırıp , kulak memesi kıvamında bir hamur yapıp , üzerini bir havlu ile örterek ılık bir ortamda 30-40 dakika kadar mayalandırıyoruz. (Ben çok hafif ısıda yanan peteğin üzerine koydum )
Mayalanan hamurdan cevizden biraz daha büyük parçalar ayırıp elimizle yuvarlak şekil verip ortasına malzemeyi koyup kapamayı alta gelecek şekilde yapıp yuvarlak şekil veriyoruz. Tepsiye dizdikten sonra üzerine yumurta sarısı sürüp önceden ısıtılmış 180-190 derecelik fırında üzeri ve altı iyice kızarıp pişene dek tutuyoruz.
Kıymalı poğaçalar sıcak olarak tüketildiğinde daha lezzetli oluyor , soğudukları zaman çok kısık ateşte yapışmayan tavada kapak kapalı olarak ısıtılabilir.

Sağlıcakla kalın.

Deniz Börülcesi



Gene yazdan kalmış güzel bir lezzet , yazın güzel bunaltmayan akşamlarından şu an hatıralarda kalan anlardan bir tanesi .
İstanbul'da deniz börülcesi yapmışlığım vardı ama yazlıkta ( Gümüşlük ) yaptığımın lezzeti daha bir başkaydı. Çok diri ve yemyeşildi .
Sağolsun sevgili Hande pazardan alıp gelmiş ve yemeğe oturmadan 20-25 dk. önce yapmaya başladık ve sonrasında aşağıdaki sofraya bir güzel kurulduk :-) Eee tabi yanına diğer meze arkadaşlarıda eklendi :-)

Deniz börülcesini yapmak çok kolay sadece tuz eklemeden ( çünkü tuzu içinde olan bir bitki ) suda yumuşayana kadar haşlıyoruz , 10 -15 dk. da haşlanıyor. Sonra içinden kılçıkları çıkartıyoruz ( iki kişi olursa daha çabuk oluyor :-) ) ve üzerine bol sarımsaklı limonlu zeytinyağlı sos ekliyoruz.
Sonrasında afiyet olsun:-)

Sağlıcakla kalın.


Buğday Salatası



Bu salatanın tam zamanı diyebilirim , aşure için kaynattığınız buğdaydan birazcık alarak evdeki yeşillikleri de ekleyerek hemen yapabilirsiniz. Hem lezzetli hem besleyici , hadi kolay gelsin  :-)

Malzeme kısıtlaması yok ne isterseniz koymakta serbestsiniz , ama bence şu sıralar domates kullanmayın zaten ne renkleri ne de lezzetleri var , hem domates biraz sulandırabilir de .

Benim salatamda , taze soğan , maydanoz , taze nane , dereotu , yeşil sivri biber , tatlı kırmızı biber ve 1 su bardağı kadar haşlanmış buğday var . Sos olarak ise ; zeytinyağı , limon , tuz ve 1 diş ezilmiş sarımsak.

Tüm malzemeleri bir arada güzelce karıştırıp sosu da ilave ettikten sonra servise hazır duruma getiriyoruz .

Sağlıcakla kalın.

9 Kasım 2013 Cumartesi

Fırında Soğanlı Patates



Fırın lezzetleri her zaman kolayıma gitmiştir .
Beni tanıyanlar benim için malzemenin hiç bir zaman problem olmayacağını bilirler , o an evde ne varsa onlardan bir çeşit çıkartabilirim . İşte bu tarifimde aynı bu şekilde ortaya çıktı :)
Malzemeleri tek tek vermek yerine fotoğrafların yardımı ile anlamak daha kolay ve pratik olacak .
Tarifim belki bu akşam misafiri olanlara ana yemeklerinin yanına garnitür olarak yardımcı olur :)


3 yumurtayı 1 su bardağı süt , 1/2 çay bardağı zeytinyağ ve 1 çay bardağı kadar un ( yarı yarıya mısır unuda kullanılabilir ) ile iyice çırpıyoruz. Bu karışımın içine istenilen miktarda tuz ,karabiber,pulbiber,zencefil,zerdeçal katıp bir müddet daha karıştırıyoruz.


1 büyük boy kuru soğanı ay şeklinde doğrayıp hazırlıyoruz.


3 ortaboy patatesi kızartmalık olacak şekilde ince ince doğruyoruz.


Fırın kağıdı serdiğimiz kabın içine soğan ,patates ve sıvı karışımını koyup birbirine iyice karışmasını sağlıyoruz.
Önceden ısıtılmış 180-190 derece fırında patates ve soğanlar pişene ve  üzeri kızarana kadar tutuyoruz.

Sağlıcakla kalın.

8 Kasım 2013 Cuma

Dereotlu Peynirli Kek



Yazın sıcak günlerine ait biriken tariflerimi yavaş yavaş paylaşma zamanı geldi :)
Bu güzel lezzeti sanırım Eylül ayı ortalarında Gümüşlük'te bir akşam üstü çayının yanına yapmıştım .
Peynir ve dereotunun birleşmesi her zaman favorimdir , hele birde kek kıvamına girip bir güzel pişinde lezzetli bir tad haline geliyor:) Şimdi bu yazıyı yazarken tekrar yapma vakti geldiğini hisseder gibi oldum :)

 Malzemeler :
 - 3 yumurta
- 1 su bardağı yoğurt
- 1 su bardağı orta sertlikte beyaz peynir ( ezilmiş )
- 1 demet dereotu ( kıyılmış )
- 1/4 demet taze nane (kıyılmış )
- 1/2 su bardağı zeytinyağı - 1 tatlı kaşığı toz şeker
- 1/2 tatlı kaşığı tuz ( peynirin tuzuna göre ilave edilebilir ya da eksik konabilir )
- 1 paket kabartma tozu
- 2 - 2,5 bardak un

 Yumurtaları iyice çırptıktan sonra yoğurt , yağ , şeker ve tuzu ekleyip bir müddet daha karıştırıyoruz . Bu karışıma diğer malzemeleri ekleyip çok az yağla yağlayıp hafifçe unladığımız kalıba döküp önceden ısıtılmış 180 derecede pişiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın.

Kavrulmuş Pazılı Yumurta



Pazı en sevdığim yeşil sebzeleri başinda gelir .
Zentinyağlısı olsun , sarması olsun , kıymalısı olsun hepsi çok güzel olur , ama kavurmasına yumurta kırılmasını tek geçerim :) Hele birde yumurtalar serbest dolaşan tavuk yumurtası olunca lezzeti ikiye katlıyor.
Bu akşam için aklıma geldi hemen yaptım ve hemen de paylaşmak istedim
Eşim ıçinde et olmayan yemekler konusunda biraz mırın kırın eder ama bu sefer " çok lezzetli olmuş " diyerek tabağındakini hemen bitirdi :)

 Malzemeler :

 -1 bağ pazı ( doğranmış )
- 2 adet kuru soğan ( ay şeklinde doğranmış )
- 2 adet yumurta - istenildiği kadar tuz - çay kaşığı ucuyla toz zencefil , zerdecal , karabiber , kimyon ve pulbiber
- 2 çorba kaşığı zeytinyağı

 Soğanları az miktarda tuz ekleyerek zeytinyağında tencerenin kapağı kapalı olarak soteliyoruz , piştikten sonra üzerine pazıları ekleyip tencerinin kapağını bir müddet daha kapalı tutup pazılar solduktan sonra tüm baharatları ekleyip karıştırıyoruz ve iyice piştikten sonra suyunu çekmesi için hafif harkı ateşte kapağı açık olarak kavuruyoruz . Yumurta kırıp pişirme işlemini sofraya getireceğiniz zaman yaparsanız lezzeti daha güzel olacaktır. Yumurtanın beyazı tam sarısı hafif pişerse lezzeti bir derece daha artacaktır.

 Sağlıcakla kalın.

Zeytinyağında Acı Biber -Nükte Ablamdan



Teyzemin kızı sevgili Nükte Ablamın güzel lezzetlerinden bir tanesini daha sizlerle paylaşıyorum. Her gidişimde değişik lezzetler öğreniyorum , yaratıcılıkta sanırım ona çekmişim :) 
Uzun zamandır yapmak istiyordum sanırım biraz tembellik biraz daha sonra yaparım diyip geçiştirmekle bugüne kadar geldim. 
Kahvaltıda tüketmek amacıyla aldığım taptaze sivri biberler bir hayli acı çıkınca yapmamın artık zamanının geldiği belli oldu :) Tarif teyidini bir kez daha alarak işe koyuldum. 
Bu güzel lezzeti hem tek başına hem et ya da tavuğun yanına hem de üzerine sarımsaklı yoğurt ile tüketebilirsiniz. 
Özellikle acı sevenlerin rakı mezesi olarak çok beğeneceklerine emin. 
Malzemeleri miktar olarak belirmeyeceğim , eldeki malzemeye göre yapılabilir. 

Malzemeler :

- Acı sivri biber
- 6-7 diş sarımsak
- 3 çorba kaşığı ayçiçek yağı
- az miktarda tuz
- zeytinyağı
- kavanoz


İnce ince dilimlenmiş biberleri az miktarda tuz ile çok hafif solana kadar ayçiçek yağında kavuruyoruz. 


Kavurduğumuz biberleri cam bir kabıın içine alıp dilimlediğimiz sarımsakları ekleyerek karıştırıp hafifçe soğumaya bırakıyoruz. 


Sarımsaklı biberleri muhafaza edeceğimiz kavanoza koyup üzerinden çıkana kadar zeytinyağı ekliyoruz.
Kullanım için bir iki gün beklenirse hem sarımsak hem de zeytinyağı biberlere iyice nüfus edip daha lezzetli bir hale gelecektir. 

Sağlıcakla kalın.