22 Aralık 2013 Pazar

Elmalı Rulo Tart



Yapımı son derece kolay ve kısa sürede olan hem sunumu hem de lezzeti bir numara olan çok güzel bir tart. 
Bu güzel kezzet Dilek Toksoy'un yabancı bir video paylaşımı ile mutfağıma girdi , kendisine de yazdığım gibi iyi ki paylaşmış bende tanımış oldum :) 
Yapmayı düşünürken sevgili Zehra'nın yapmış olduğunu gördüm , denenmiş olup beğenilmiş olması bir an önce denemem konusunda bana heves verdi :)
Malzeme miktarı sadece 10 adet tart çıktı. Fazla olmasını isteyen iki misli yapabilir. 

Malzemeler :

Elma için;

- 1 adet iri boy kırmızı elma ( ortadan ikiye kesilip çekirdek kısmı çıkarılıp ince ince doğranacak )
- 1 dolu yemek kaşığı bal
- 2 yemek kaşığı şeker
- 3 yemek kaşığı su

Hamur için ;

- 2 yemek kaşığı yumuşamış tereyağı
- 3 yemek kaşğı pişmiş elmanın suyu
- 1 su bardağı kadar un

Üzeri için ; 

- Bal , pudra şekeri , tarçın

Dilimlenmiş elmaları bal , şeker ve su ile kısık ateşte ara ara karıştırarak 5 dakika kadar pişiriyoruz. Pişen elmaları tabağa alıp suyunu soğuması için bardağa boşaltıyoruz. 
Bir kabın içine tereyağı ile elmaların suyunu karıştırıp yumuşak bir hamur elde edene kadar un ekleyip yoğuruyoruz. 


Yoğurduğumuz hamuru ikiye ayırıyoruz. 


Hamuru ince şekilde açıp yanlarını düzelterek  2,5 cm eninde 15 cm kadar boyunda olacak şekilde şeritler halinde kesiyoruz. 


Kestiğimiz şeritlerin üzerine elmaları kabul kısımları dışına gelecek yerleştiriyoruz ve rulo yaparak yuvarlıyoruz. Ruloları kağıt kalıplara koyup önceden ısıtılmış 170-180 dereceli fırında hamur hafifçe pembeleşene kadar pişiriyoruz. 
Fırından çıkınca üzerlerine fırça ile bal sürüp pudra şekeri ve tarçın serpiyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 
 

16 Aralık 2013 Pazartesi

Karabuğday ( Greçka ) Salatası


Yeni tanıştığım ve beğenerek tüketmeye başladığım bir lezzet. Sevgili Aslınur iyiki bahsettin ve bende denedim :)
Aşağıda detaylı olarak karabuğday hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. 
Ben ilk seferinde pilav gibi pişirdim , bir keresinde de haşladım sarımsaklı yoğurt ile karıştırıp üzerine kırmızı biberli zeytinyağ döktüm çok lezzetli olmuştu. 
Bu sefer farklı bir lezzet yaptım , tadanlar tam not verdiler :)

Malzemeler ;

- 1 su bardağı karabuğday
- 1 orta boy kuru soğan ( yemeklik doğranmış )
- 4 adet taze soğan ( küçük küçük doğranmış )
- 1 çorba kaşığı salça
- 2 çorba kaşığı zeytinyağı
- 1 diş sarımsak rendesi
- istenildiği kadar tuz
- istenildiği kadar karışık baharat ( karabiber , acı kırmızı pul biber , isot , tatlı toz kırmızı biber , kimyon , yenibahar )

Karabuğdayı iyice yıkadıktan sonra tencereye koyup üzeri epey geçecek şekilde su koyup yumuşayana kadar pişiriyoruz , artan su varsa süzüyoruz. 
Bir tavada soğanı zeytinyağında pişirip salçayı ilave ederek bir müddet daha kavurup son anda tuzu ve bahartları ekleyip sosu karabuğdaya katıp karıştırıyoruz. Son olarak rendelenmiş sarımsağı ve taze soğanları ekleyip servise hazır hale getiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 

Karabuğday-Buckwheat Bitkisinin Faydaları

http://www.doktorbitki.com/sifali-bitkiler/karabugday-buckwheat.aspx

Bitki Adı: Karabuğday-Buckwheat

Latincesi: Fagopyrum Esculentum

Detaylı Açıklama:

Karabugday, kuzukulagigiller (Polygonaceae) familyasindan Fagopyrum cinsine mensup bir bitki türü. Bazen Polygonum cinsi altinda siniflandirildigi da olmustur.

Verimliligi daha düsük olan bir bugday türüdür. %11 protein ve %2 yag içerir. Bununla birlikte, kurak ve engebeli arazilerde ve serin iklimlerde yetisebilme özeligi vardir. Hizli ürer ayrica zararli otlarin gelismesini engeller. Unu tek basina ekmek yapimina uygun degildir. Yapisi bir tahildan çok kabuklu yemise uygunluk göstermektedir. En çok Bagimsiz Devletler Toplulugu ve Polonya'da yetistirilir. Fransa, Kanada ve ABD'de kümes ve çiflik hayvanlari yemi olarak kullanilir. Kasha, karabugdayin kabugu ayiklanmis ve kavrulmus halidir. Tam veya ögütülmüs olabilir. Kendine has güçlü ve hafif aci bir fistiksi tadi vardir.

Sifa deposu bugday, içerdigi besin degerleri bakimindan tüketimi gün geçtikçe artiyor. Çin, Hindistan ve Rusya´da yaygin olarak yetisen ürün, her iklime uyum gösterebiliyor.  Organik olmasi nedeniyle bugdaya alternatif gösterildigi söylenmektedir.

Içerisinde rutin, proteinler, yaglar, P vitamini, mineraller, kalsyum bugdaydan fazladir, fosfor ve magnezyum vardir.

Faydalari:
Kuvvet verir ve besleyicidir. Kolestorelü düsürür. Içinde rutin bulundugundan kan damarlarini korur ve onlari genisletir.

Beslenmek ve damarlarin çatlamasini önlemek için kullanilir.

Medline ve uluslararasi saglik kuruluslari tarafindan yapilan arastirmalarda karabugdayin günlük 30 gram düzenli olarak tüketilmesi halinde fazla kilo ve yüksek kan basincini düsürdügü görüldü. P vitamini ihtiva eden karabugday damarlara esneklik ve güç kazandiriyor.

Japon arastirmacilara göre karabugday, iltihaplanmayi, asiri terlemeyi ve burun kanamasini önlüyor. Karabugday, bugday ve beyaz pirincin ihtiva ettigi amino asitin iki katini içeriyor.

Yüksek tansiyon ve kansizlikta çok önemli olan potasyum, magnezyum, fosfor ve demir karabugdayda bol miktarda bulunuyor.

Karacigerin çalismasini kolaylastiran choline ihtiva ediyor.

Böbreklerin çalismasinda yararli etki gösteriyor.

Kan sekerini optimal bir seviyede tutuyor.

Karabugdayda yag orani oldukça az oldugundan, zayiflama diyeti uygulayanlar için vazgeçilmez bir besindir.



11 Aralık 2013 Çarşamba

Baharatlı Sütlü Çay



Bu soğuk günler için  değişik çaylar hem içimizi ısıtıyor hem de vücut direncimizi kuvvetlendiriyor. 
Tarifini vereceğim çay , sütü sade içeyemeyenler ( benim gibi ) için harika bir karışım. 
Deneyince hak vereceksiniz. Hele birde köy sütü yeni alıp kaynatıp taze taze yaparsanız tadı daha da güzel oluyor, aynen benim biraz önce yaptığım gibi :). 
Bu güzel çayın tarifi www.misskekik.blogspot.com dan   Kendisine paylaşım için çok teşekkürler. 

Bu arada bugün sonunda en azından salonu ve mutfağı yeni yıl havasına soktum. Ağaç kurmak bu sene inanılmaz külfet geldi. Işıkların rengarenk yanıp sönmesi ve bir kaç tane noel baba heykeli , mumu ve oyuncağı yeterli oldu , nasıl olsa bu sene yılbaşı için davetliyiz evde değiliz :))

Malzemeler ;

-  2 fincan kaynamış süt
- 1 tane poşet çay ( fincan için olan )
- 4 tane kakule
- 4 tane tane karabiber
- 4 tane karanfil
- 1 çubuk tarçın
- 4/1 paket vanilya
- 1 tatlı kaşığı rendelenmiş taze zencefil
- 2 tatlı kaşığı bal ( kullanmak istemeyen koymayabilir )
- içi süzgeçli cam ya da porselen demlik

Tüm baharatları bir havan yardımı ile iyice ezip birbirine karıştırıyoruz. . 


Kaynamış sıcak sütü çaydanlığa bal ilavesiyle koyuyoruz. Karışımı ve poşet çayı da çayyanlığın süzgecine koyup sütün içine bırakıp çaydanlığın kapağını kapatarak bir kaç dakika demlendiriyoruz
Baharatların karışık kokuları ve tadları süte çok güzel bir aroma veriyor. 
Fincana aldıktan sonra üzerine az miktarda toz tarçın serperek afiyetle içiyoruz. 

Sağlıcakla kalın.  

10 Aralık 2013 Salı

Bezeli Leziz Tatlı # yemekfırtınası 4. gün



4. gün görevimiz " ev ahalisini mutlu etme zamanı. Ev ahalisinden en çok istek alan tarifiniz nedir? Haydi mutfağa "

Ben birazdan anlatacağım lezzeti çok yeni yaptım , ama sürekli istenecek bir lezzetler arasına girdi.  Zaten eşime tatlı ve cici mamalar olsun , hele tatlının içinde çikolata olsun yeter :))

Bu tarif Home TV de seyrettiğim tariflerden , ama kimin olduğunu hatırlayamadım :)

3 malzemeli bir tarif , sunum sırasında soslarla da zenginleştirilebilir , ben sade olarak sundum .

Malzemeler ;

- 2 paket krema
- 15 adet küçük boy beze
- 80 gr. lık bitter çikolata


2 paket kremayı yoğunlaşana kadar yüksek devirde çırpıyoruz. 


Bıçakla küçük küçük kestiğimiz çikolatayı kıvam alan kremaya ekleyip spatula ile hafifçe karıştırıyoruz 


Kullanacağımız bezelerin boyutları. 


Bezeleri çok ufalamadan parçalıyoruz. 


Parçaladığımız bezeleri de kremaya ekleyip yavaşça ezmeden karıştırıyoruz. 


Karışımı , buzdolabı poşeti serdiğimiz kek kalıbına döküp düzgünce yerleştiriyoruz. 


Karışımın üzerini de buzdolabı poşeti ile örtüp en az 1 gün süreyle derin dondurucuda bekletip , dilimleyerer servis  ediyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 

Ayçekirdekli Cevizli Ekmek



Uzun zamandır ekmek yapmak istiyordum ve sevgili Oya'nın sayfası  www.izmirdenlezzetler.com 
ara ara güzel ekmek tarifleri görüp hep özenmişimdir :) Bu sefer buz gibi havada dışarı çıkıp fırndan ekmek almaya gitmeye cesaret edemediğim için içlerinden bşr tanesini denemeye karar verdim ve pişip tadına baktıktan sonra , ne iyi etmişim de ekmeği yapmışım dedim :) Bence hemen deneyin henüz saat erken akşama mis gibi ekmeğiniz olabilir :) Oyacım ellerine sağlık iyiki yapmışsın ve paylaşmışsın :)
Ben unda değişiklik yapıp ceviz ekledim. 

Malzemeler ;

- 500 gr. karışık un ( beyaz buğday unu , tam buğday unu , çavdar unu )
- 1 çay bardağı süt
- 1 çay bardağı zeytinyağı
- 1 su bardağı ılık su
- 1 su bardağı ayıklanmış ayçekirdeği
- 1 çay bardağı iri parçalanmış ceviz
- 1 yemek kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 1 paket instant ( kuru ) maya

Tüm kuru malzemeleri ; un , tuz , şeker , ayçekirdeği , ceviz ve mayayı çukur bir kabın içinde karıştırıyoruz. 
Kuru malzemeleri havuz şeklinde açıp içine süt , zeytinyağı ve suyu koyup yumuşak ve ele yapışan bir hamur elde edene kadar yoğuruyoruz.  Eğer çok sulu olursa kıvam için azar azar un ilave edebilirsiniz. 



Fırın tepsisine yağlı kağıt serip ister tek parça ister hamuru bir kaç parçaya ayırıp üzerine fırça ile sıvı yağ sürüp her tarafını kapatacak şekilde un serpiştiriyoruz. Keskin bir bıçakla üstüne şekil çizip üzerini örtüp ılık bir ortamda ( ısıtıcıya yakın olabilir ) 30 dakika kadar mayalanmaya bırakıyoruz. 



Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında iyice pişene kadar tutuyoruz. 
Üzerinin çok fazla kurumaması için ekmeği pişirirken fırına küçük bir fırın kabında su koymanız yararlı olacaktır. 

Sağlıcakla kalın. 



9 Aralık 2013 Pazartesi

#yemekfırtınası , 3. gün , Kış Çayı



3. gün : Kışın vazgeçilmezi Hep çay hep kahve olmaz. Kış yaklaştı. İçimizi ısıtacak bir içecek tarifi yapalım, yaratıcılığımızı konuşturalım.

Bugün ödevimiz yukarıdaki gibi , ben de kış geldiğinde sık sık yapıp evde sadece benim tükettiğim :) nefis bir sıcak içecek ile katılıyorum.
Sırf bu çayın güzelliğini görmek için cam çaydanlık aldım , hatta bir tanesini kendi hatam ile kırıp hemen yenisini aldım :) Direk ateşe konabilen cam çaydanlıklar tam bu tip içeceklere göre , kaynarken görüntü ve sıvının rengi çok güzel görünüyor , tavsiye ederim :)

Malzemeler ;
- 1 elmanın kabukları
- 1 mandalina ( dilimlenmiş -kabuklarıyla )
- 1 limon ( yarısı dilimelenmiş-kabuklarıyla , yarısının suyu sıkılmış )
- 1 çubuk tarçın
- 4 -5 tane karanfil
- ceviz büyüklüğünde taze zencefil
- 4-5 tane tane karabiber
- 1 çay kaşığı bal ( isteğe göre fincana konabilir )

Yukarıdaki tüm malzemeleri , bal hariç , cam çaydanlığa koyup üzerine su ilave ediyoruz.
Çok harlı olmayan ateşte birkaç dakika kaynatıp bir müddet demlendikten sonra isteğe göre bal ilavesiyle bardak ya da fincanda içim için hazırlıyoruz.

Sağlıcakla kalın.


#yemekfırtınası , 2. gün Brushcetta ( bir çeşit kanepe )

Bugünkü ödevimiz ;

2. gün : Çayın en güzel eşlikçisi Dışarda yağmur yağıyor, elinize kitabınızı almışsınız, çayın dumanı üstünde yanına hangi lezzet gider? En sevdiğiniz tarif olabilir yada yepyeni bir lezzet deneyebilirsiniz.

Epey lezzetli , hafif ve yapımı kolay bir tarifle devam edelim :) Bu tarifş daha önce de paylaşmıştım , tekrar yapmanın zamanı gelmişti :)

Malzemeler;

- dilim ekmek
- minik domates
- minik salatalık
- kapya biberi
- roka
- krem peynir
- siyah zeytin
- ceviz
- sos : zeytinyağı+zahter+kekik

Ekmek dilimini ızgarada kızartıyoruz, üzerine krem peynir sürüp sırasıyla doğranmış sebzeleri , zeytini ve cevizi koyuyoruz. En üstüne sosumuzu döküp servise hazır hale getiriyoruz.

8 Aralık 2013 Pazar

Fırında Kolay Kumpir # yemekfırtınası , 1. gün , ilk yemeğim


İyi akşamlar , biraz geç kalsamda ilk günün son saatini hemen yakalıyım dedim:)

Sevgili http://www.misssgibi.com/yemek-firtinasi/ Zerrin çok güzel bir etkinlik başlattı , 30 gün süreyle her gün farklı temalarda yemek tariflerimizi yayınlayacağız , umarım hepsini tamamlayabilirim :)

Bu günün konusu " ilk yemeğim " , bunu hatırlamak benim için gerçekten imkansız :) Zaten ben yemek yapmaya tam olarak başlangıcımı 11 sene öncesine dayandırıyorum , daha önceki senelerde yemek yapmak gibi bir alışkanlığım ve zevkim yoktu , daha sevgili eşim ve güzel sofralarımız bu yetiyi bana kazandırdı , tabi bu kilo olarakta hafifçe kendini gösterdi :)))
İlk yemek olarak gayet kolay ve başlangıç yapacak olan herkesin kolaylıkla yapabileceği bir tarif paylaşmak istedim.

Bu güzel etkinliğimiz hayırlı ve uğurlu olsun :) Aklına sağlık Zerrincim :)

Malzemeler;

-        4 adet haşlanmış patates
-         1 çorba kaşık tereyağı
-         1 parmak sucuk
-         1 su bardağı haşlanmış bezelye, havuç
-         1 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri
-          İstenildiği kadar tuz
-          ( istenirse içine sosis, salam üzerine mayonez ve ketçapta konabilir. Evde olmadığı için ben kullanmadım )

Haşlanmış patatesleri soğumadan tereyağı ile püre haline getiriyoruz, rendelenmiş kaşar peynirin çoğunluğunu da katıp iyice karıştırıyoruz. Yağladığımız fırın kabımıza püreyi yerleştiriyoruz üzerine haşlanmış olan bezelye ve havucu en üstüne de sucukları dizip 150 derece ısıtılmış fırında yaklaşık 15 dakika kadar tutuyoruz. Fırından çıkartmaya yakın geri kalan rendelenmiş kaşar peynirlerini üzerine serip erimesinden sonra servise hazır hale getiriyoruz.

Sağlıcakla kalın.

28 Kasım 2013 Perşembe

Sütlü Kuru Isırgan Çorbası



Bugün artık tam sıcacık çorbanın içimizi ısıtacağı dışarısının düne göre buz gibi olduğu bir gün. 
Uzun zaman önce de bu güzel lezzeti yapıp paylaşmıştım. Buzdolabımın derinliklerinde bir kaç çorbalık daha sakladığım kuru ısırgan için tam zamanı diyerek öğlen için hemen hazırladım ve test ettim bir kere daha onayladım , çok lezzetli oldu :)
Kuru ısırgan nereden bulunur , İstanbul'da yöresel ürün satan dükkanlarda varmıdır maalesef bilemiyorum. Benim temin yerim  tam merkezinden Rize'den :) İlkini can arkadaşım Nursen'in kardeşi getirmişti , diğeri de gene yöresinden geldi. 
Kuru ısırgan kurutulmuş naneye benziyor , tarifte vereceğim gibi az suyla önce haşlanıyor , haşlama sırasında suyu koyu bir renk alıyor ama süt eklendiğinde rengi açılıyor panik yapmaya gerek yok :)

Malzemeler ;

- 1 fincan kuru ısırgan
- 1 fincan su
- 1,5 yemek kaşığı ince bulgur
- 1,5 yemek kaşığı mısır unu
- 1/2 litre süt
- 2 diş sarımsak ( rendelenmiş )
- 1 yemek kaşığı tereyağı
- 1 tatlı kaşığı kuru nane
- 1 çay kaşığı kırmızı pul biber
- istenildiği kadar tuz

Isırganı 1 fincan kadar su ile hafif ateşte pişiriyoruz , üzerine sütün bir kısmını ekleyip kaynayınca bulguru ilave edip hafifçe karıştırarak pişiriyoruz. 
Ayrı bir kapta mısır ununu bir miktar süt ile açıyoruz ve rendelediğimiz sarımsağı katıyoruz. 
Küçük bir tavada tereyağını eritip nane ve pul biberi katıp sonradan çorbaya eklemek için hazırlıyoruz. 
Kaynamakta olan sütün içine tuz ve mısır unu karışımı ilave edip , koyulaşma olduğu takdirde azar azar süt takviyesi ile hafifçe sulandırıyoruz. 
Pişme işlemi bittikten sonra tereyağlı karışımımızı ekleyip bir taşım daha kaynatıp çorbayı hazır hale getiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 

26 Kasım 2013 Salı

Acılı Ezme ( Kolay yoldan ) #yemekfırtınası 20.gün



#yemekfırtınası 20.gün için bu tarifimi güncelliyorum.

Acılı ezme hemen hemen hepimizin çok severek tükettiği ve balık ya da et yemek için gittiğimiz restaurantların mezelerinin içinde en önde seçilen lezzetlerden birisidir.
Aklıma gelenler; Kadiköy Çarşı'da ki Rakı Balık mekanın acılısı , Kalamış Marina'daki Develi'nin acılısını örnek verebilirim.

20. gün: Müdavimi olduğunuz pastane ya da restaurantda yediğiniz favoriniz lezzeti evde denediniz mi? Denemediyseniz tam zamanı yemekfırtınasıyla deneyin biz de bilelim. :)

Acılı ezme yapmanın en pratik yolu , hem kolay hem hafif hem de gayet lezzetli.
Tavuk , balık , et , her türlü ana yemeğin yanına harika bir meze ve ya  salata olarak yenilip misafirlerinize sunabilirsiniz. 
Eşime her türlü çeşidi bir arada yedirebildiğim yegane lezzetlerden biri , deneyin sizde başarılı olacaksınız:) Eşimden aldığım yorum " her zaman yapabilirsin " :))

Malzemeler ;

- 5 küçük boy domates ( cherry domates)
- 1 adet Çengelköy salatalığı
- 1 adet kırmızı tatlı biber 
- 3 adet yeşil biber
- 2 diş sarımsak
- 4 sap taze soğan
- 1 dolu yemek kaşığı domates salçası
- 1 dolu yemek kaşığı biber salçası
- bir kaç sap maydanoz ve dereotu
- istenildiği kadar acı kırmızı pul biber ve tuz
- 2-3 adet ceviz
- 1 yemek kaşığı zeytinyağı

Zeytinyağ hariç tüm malzemeleri ( domatesi soyup , salatalığı soymuyoruz ) parçalacıya koyup iyicene parçalanana kadar makinayı çalıştırmaya devam ediyoruz. Kıvama gelen ezmeye zeytinyağını ekleyip servise hazır hale getiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 


Mantar Salatası



Evinizde ne yeşillik varsa kullanabileceğiniz soslanınca da lezzeti artan güzel
bir çeşit olarak masanızı süsleyeceğine emin olacağınız bir salata.
Yapımı çok kolay , mantarlar limonlu suda haşlanırken sizde tüm malzemeleri hazırlayabilirsiniz.
Malzeme adeti vermeye gerek yok , ne kadar mantar kullanacaksanız diğer malzeme oranını ona göre ayarlayabilirsiniz.

Ben 1/2 paket mantar kullandım ,
3-4 adet taze yeşil biber
1 adet kırmızı tatlı biber
3-4 sap taze soğan
1 diş sarımsak
1 tutam maydanoz
1 tutam dereotu
Tuz
Zeytinyağı
İsteği bağlı olarak limon suyu

Doğradığımız malzemeleri haşlanmış mantarlarla karıştırıyoruz , sarımsağı içine rendeleyip tuzunu ve yağını ilave edip iyice karıştırıyoruz. İstenirse biraz limon suyu da ilave edilebilir , ben bu salataya eklemedim.

Sağlıcakla kalın.




25 Kasım 2013 Pazartesi

Fincanda Tek Kadayıf



Günümüz hastalığı gribi bir türlü üzerinden atamayan ben sonunda hastaneye gelmeye karar verdi , yapılan tahlil ve görüntüleme sonuçları çıkana kadar zamanını da birikmiş tariflerini yayınlamakla geçiriyor :) 
Bu tarif yaklaşık 2 aydır bekliyor , aslında bunun gibi bekleyen epeyce tarifim var ama onları sağlıklı bir anda yayınlamak en büyük dileğim :)
Porsiyonlar tam bir kişilk hatta kahve fincanı kullanarak daha daha küçültebilirsiniz istenirse. 
Tarife başlama ve yayınlama arasında epey zaman geçti , bu süre zarfında şükür ki iyileştim :) ama 2 haftamı aldı. 

Malzemeler :
- 400 gr. tel kadayıf
- 200 gr tereyağı
- 1 su bardağı kadar iri çekilmiş ceviz
- süsleme için kaymak

Şerbet:
- 3,5 su bardağı su
- 3 su bardağı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı limon suyu

Suyu ve toz şekeri öncelikle kaynatıp limonu sıkıp soğuması için bir kenara bırakıyoruz. 
Kadayıfları kadayıfları birbirinden ayırıp üzerine erimiş ılınmış tereyağını döküp harmanlıyoruz. Yağı tüm kadayıfa yediriyoruz. 
Kadayıftan bir tutam alıp fazla büyük olmayan nescafe fincanın dibine sıkıştırarak yerleştiriyoruz , üzerine bir tutam ceviz koyup fincanın ağzına kadar gelecek şekilde tekrar kadayıfı koyup iyice bastırıyoruz. 


Hazırladığımız topçukları yağladıığımız
fırın kabına çevirerek yerleştiriyoruz. 
Isıtılmış fırında 175 derecede üzerleri iyice kızarana kadar pişiriyoruz. 


Fırından çıkınca kadayıflar sıcak olarak soğumuş şerbeti kepçe ile üzerlerine döküyoruz. Ara ara tepside biriken şerbeti kaşıkla üzerlerine döküp iyice çekmesini sağlıyoruz. 
Servis sırasında üzeri isteğe göre kaymak ve ceviz ile süslenebilir. 

Sağlıcakla kalın. 

Ayva Tatlısı - Düdüklü Tencerede



Bu güzel lezzeti sık sık yapmak için tam zamanı. Her yer mis gibi ayvalarla dolu. Tarifim çok kolay ve tadı da çok hafif , bittikçe yapılacak bir tatlı. 
Saatlerce kısık ateşte pişirmeye gerek kalmadan 10 dk. düdüklü artı 10 dk. da kapak açık olarak kısık ateşte kaynatınca tatlımız olup bitiveriyor :) 
Herhangi bir yemeğin rengi için gıda boyası kullanma taraftarı hiç olmadım. Burada da çekirdek ve kabukların verdiği kadar bir renk elde ettim , bence gayet doğal ve güzel bir renk elde ettim :)

Malzemeler :

- 4 adet ayva
-16 yemek kaşığı toz şeker
-1 su bardağı su
- 2 çubuk tarçın
- Kaymak
- İri çekilmiş ceviz ve fındık


Ayvaları iyice yıkadıktan sonra kabuklarını soyup ortadan ikiye kesip çekirdeklerini çıkartıyoruz. Kabuk ve çekirdekleri tencerenin dibine dizip ayvaları üzerlerine koyuyoruz. Her ayvanın içini ikişer kaşık şeker ile doldurup , 2 çubuk tarçını aralarına yerleştirip ayvaların yanlarından 1 bardak suyu ilave ediyoruz. 
Kapağı kapatıp , düdük öttükten sonra ocağı kısık duruma getirip 10 dakika pişiriyoruz. 


Buhar çıkışı bitince tencere kapağı açık olarak 10 dk. daha kısık ateşte kaynatıp dinlenmeye bırakıyoruz. 


Ilınınca servis kabına alıp , hafifçe jole kıvamındaki suyundan da üzerlerine ve yanlarına gezdiriyoruz. Servisten önce üstü kapalı olarak dolapta bekletirsek tatlı kendine daha iyi kendine gelmiş olacaktır. 

Servis sırasında arzuya göre kaymak ve çekilmiş ceviz+fındık konulabilir. 

Sağlıcakla kalın. 

22 Kasım 2013 Cuma

Çörek Otlu Kıtır Kıtır Kurabiye



Bu güzel lezzeti öncelikle sevgili Özlem www.kurabiyegezegeni.com paylaşımıyla gördüm , yapılacaklar listesine aldım . Ama yapım aşamasının aciliyet göstermesi bugün sevgili Zerrin'in www.misssgibi.com  Facebook'ta sanki " hadi ne duruyorsun kalk yap " dercesine yaptığı paylaşımla oldu :)
Öncelikle her ikisine de paylaşım için çoookkk teşekkürler :)
Yapımı çok kolay , malzemesi hemen hemen herkesin dolabında olan ve kısa sürede hazırlayacağınız kıtır kıtır bir lezzet . Bence en kısa zamanda yapın bağımlısı olacaksınız :)
Ben Zerrin'in verdiği ölçülere göre yaptım 1 tepsi çıktı , çok adetli istiyorsanız Özlem'in sayfasını ziyaret edin derim. 

Malzemeler :

- 1 adet yumurta akı
- 125 gr tereyağı ( oda sıcaklığında )
- 1/2 çay bardağı zeytinyağı
- 2 yemek kaşığı sirke
- 1 çay kaşığı dolusu tuz
- 2 yemek kaşığı şeker
- 4 yemek kaşığı çörek otu
- 1/2 paket kabartma tozu
- 2 ya da 2,5 su bardağı un

Yumurtanın sarısı haricinde tüm malzemeleri yoğurarak hamur haline getiriyoruz. 
Hamurdan fındık ile ceviz büyüklüğü arasında parçalar ayırıp elimizde yuvarlayarak fırın kağıdı serdiğiniz trpsiye dizip üzerine yumurtanın sarısını sürüyoruz. 
Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pembeleşene kadar pişiriyoruz. 

Sağlıcakla kalın. 

15 Kasım 2013 Cuma

Kıymalı Mısır Unlu Poğaça



Dün aniden bir heves geldi , ve bu heves ile hemen mutfağa girdim :-) Uzun zamandır sadece tarifleri izliyordum ve sadece yutkunmakla kalıyordum ,dün ile birlikte zincirlerimi kırmış oldum , ama umuyorum bu heves sınırlı kalır aksi takdirde hem bana hem de etrafıma bol bol kilo olarak dönebilir :-))
Bu arada sadece poğaça ile kalmadım , poğaça yanında birde tatlı bir lezzet vardı , bakalım ne zaman yayına hazır olacak :-)
Tarifin temeli http://www.yoncadanlezzetler.com/ geliyor ,değişik poğaça tarifleri neler diye araştırdım karşıma çıkan ilk tarife mısır unu eklemesi yaptım. Gayet güzel oldu , mısır ununun taneleri mayalı poğaçaya çıtır bir lezzet kattı.

Malzemeler ;

Hamur :
- 125 gr. kadar tereyağı ( oda sıcaklığında )
- 1 su bardağı ılık süt
- 1 paket toz maya
- 2 tatlı kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 3 su bardağı buğday unu geri kalan alabildiği kadarıyla mısır unu
- üzeri için 1 yumurta sarısı ( parlaklık vermesi için 1/2 çay kaşığı pudra şekeri karıştırılabilir )

İç Malzemesi:
- 200 gr. kıyma
- 2 orta boy soğan ( zar şeklinde doğranmış )
- 2 adet taze soğan
- 1 çorba kaşığı zeytinyağı
- tuz , karabiber , kırmızı pul biber ,

Öncelikle iç malzemeyi hazırlıyoruz ( iç malzeme olarak peynir ya da patateste olabilir )  , kıyma hafifçe zeytinyağında kavurulurken doğranmış kuru ve taze soğanı ve baharatları ekliyoruz ve fazla harlı olmayan ateşte kavurarak pişiyoruz. Cam bir kaba alıp soğuması için bekliyoruz.

Hamur için tüm malzemeleri karıştırıp , kulak memesi kıvamında bir hamur yapıp , üzerini bir havlu ile örterek ılık bir ortamda 30-40 dakika kadar mayalandırıyoruz. (Ben çok hafif ısıda yanan peteğin üzerine koydum )
Mayalanan hamurdan cevizden biraz daha büyük parçalar ayırıp elimizle yuvarlak şekil verip ortasına malzemeyi koyup kapamayı alta gelecek şekilde yapıp yuvarlak şekil veriyoruz. Tepsiye dizdikten sonra üzerine yumurta sarısı sürüp önceden ısıtılmış 180-190 derecelik fırında üzeri ve altı iyice kızarıp pişene dek tutuyoruz.
Kıymalı poğaçalar sıcak olarak tüketildiğinde daha lezzetli oluyor , soğudukları zaman çok kısık ateşte yapışmayan tavada kapak kapalı olarak ısıtılabilir.

Sağlıcakla kalın.

Deniz Börülcesi



Gene yazdan kalmış güzel bir lezzet , yazın güzel bunaltmayan akşamlarından şu an hatıralarda kalan anlardan bir tanesi .
İstanbul'da deniz börülcesi yapmışlığım vardı ama yazlıkta ( Gümüşlük ) yaptığımın lezzeti daha bir başkaydı. Çok diri ve yemyeşildi .
Sağolsun sevgili Hande pazardan alıp gelmiş ve yemeğe oturmadan 20-25 dk. önce yapmaya başladık ve sonrasında aşağıdaki sofraya bir güzel kurulduk :-) Eee tabi yanına diğer meze arkadaşlarıda eklendi :-)

Deniz börülcesini yapmak çok kolay sadece tuz eklemeden ( çünkü tuzu içinde olan bir bitki ) suda yumuşayana kadar haşlıyoruz , 10 -15 dk. da haşlanıyor. Sonra içinden kılçıkları çıkartıyoruz ( iki kişi olursa daha çabuk oluyor :-) ) ve üzerine bol sarımsaklı limonlu zeytinyağlı sos ekliyoruz.
Sonrasında afiyet olsun:-)

Sağlıcakla kalın.