31 Ocak 2009 Cumartesi

Patlamış Mısır ve Annem



Son zamanlarda akşam yemeklerinde yaklaşık 1 saat kadar sonra yavaşça mutfağa süzülüp , seyrettiğim dizi ya da programların reklam aralarında mısır patlatıyorum. Tabi birinci çanak bitince eşimle birbirimize bakıp ikinci tabağında güzel gideceği konusunda hem fikir oluyoruz :-)

Patlamış mısır , çocukluğumda özellikle kış akşamlarında tel eleklerin içinde ya ocakta ya da sobanın üzerinde mutlaka sık sık yapılırdı . Daha sonraları mısır patlatma makinesi çıkınca tabi bu makineyi ilk alanlar arasında sevgili annem olmuştu :-)

Yaklaşık 5 sene kadar annemlerle aynı apartmanda oturduk ve çocukluğumdaki hızını hiç kaybetmeden bu sefer makinesi ile sadece kendilerine değil , bize , abimlere ve hatta komşulara akşamları birer çanak patlamış mısır servisi yapıyordu , ee buna hayır demek hiç mümkünmü :-)).

Hatta geçenlerde bir hafta sonu arkadaşlarımıza yemeğe gidecektik ve önce annemlere uğradım , tam giderken 2 makine mısır patlattı " yemekten sonra eğlence olur , hadi bunları da götür " dedi :-)) yani anlayacağınız annemin elinden ne uçan ne de kaçan kurtulabilir :-))

Ben orta boy teflon tava ya da tenceremde yapıyorum , çok az sıvı yağ ve tuz koyup üzerine bir avuç kadar mısır ilave ediyorum hafif hafif sallıyorum , patlamaya başlayınca üzerine kızartmalarda kullandığım teli kapatıp tümü patlayıncaya kadar ocağın kısık duruma getirip hafifçe sallamaya devam ediyorum.

Eminim herkesin çocukluğunda patlamış mısırlı kış geceleri vardır. Hadi şimdi de kışı yaşadığımıza göre bir tava ve tencerede bu işi yapmak çok kolay. Sadece yağacağınız Cin Mısır almak :-)). Böylece çocuklarınızıda bol yağlı cipslerden kurtarmış olursunuz.

Sağlıcakla kalın.

25 Ocak 2009 Pazar

Omlet Bozması ve Omlet

Omlet Bozması

Fotoğrafa ilk bakıldığı zaman " bu ne çeşit bir omlettir " diyen bir sürü kişi olacaktır. Son derece haklılar , hikayesi her zamanki gibi benim fikir değiştirmemle başlıyor tabiki :-)
Aslında omlet olarak yola çıkılmış ama daha sonra bir kaç malzemele eklemesi yapılarak fırına girmiş omletten bozma adını bilmediğim bir çeşit :-)Yumuşacık oldu her ne kadar sevgili eşim " fena değil değişik bir şey " deyip hafif dudak bükse bile bir kaç dilim yedi bitirdi :-)

Tek tek malzemeye gerek yok sanırım;

2 yumurtayı iyice çırptım içine 2 kibrit kutusu kadar beyaz peynir , 1 tepeleme çorba kaşığı yoğurt , 1 tatlı kaşığı kadar zeytinyağı , 2 çorba kaşığı kadar mısır unu ve 1/2 paketten az kabartma tozu koydum. Fırın kabını yağlayıp 200 derecede önceden ısıtılmış fırında pişirdim ve dilimleyerek sıcak sıcak kahvaltıda servise hazır hale getirdim.

Kasarlı Omlet

Bu ise omlet olarak başlanıp omlet olarak bitirilen bir çeşit :-)

Malzelerimi gene tek tek vermiyorum.

Dilimlenmiş sucukların her iki tarafını teflon tavada kızartıp üzerine süt , tuz beyazbiber ve 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile iyice çırpılmış 2 adet yumurtayı döküyoruz. Üzerine dilimlenmiş kaşar peynirlerini koyup tavamızın üstünü kapatıp kısık ateşte pişene kadar tutuyoruz.Ben bu omleti kaşar peynirler yanmasın diye tavada çevrmedim . Kaşarları yumurtaya karıştırıp çevirebilirsiniz.

Sağlıcakla kalın.

Güzel Bir Akşam Sefası

Pizza Muhabbeti

Yemek olmadığı ve canım yapmak istemediği zaman hoş bir hava içersinde akşam yemeği için bir numaraları taktiğim orta sehpada pizza ve şaraptır:-)Özellikle birde mum ışığı ve hafif bir müzik olduğu zaman eve gelen eşinizin masada tam teşekküllü bir yemek arayacağını hiç sanmıyorum :-))
Fotoğrafta görününen akşam yaklaşık 1 ay kadar öncesine ait sanırım , fotoğrafları karıştırken gördüm ve en azından ufak süprizleri sevenlere yardımcı olması adına yayınlamak istedim.
Pizza'lar marketten , eeee yemek olmayan evde tabiki pizzalar marketten olur değilmi :-))

Kahveli Elma

Bu güzel akşama eşlik eden bir diğer çeşit ise kahveli elma. Eğer şarap seven biriyseniz kesinle kahveli elmayı tavsiye ediyorum.Epey sene önce gittiğimiz bir yerde sunmuşlardı , ilk önce " kahve ve elma pek uyumlu olmaz " diye düşünmüştüm ama tattıktan sonra çok güzel olduğunun kanısına vardım ve sık sık yaptım.

Uzun bir tarife gerek yok.
İnce ince dilimlediğimiz elmaları çok az bir süre limonlu suda bekletiyoruz.Sudan çıkartıp kayıt havlu ile sularını aldıktan sonra servis tabağımızı dizip üzerine küçük tel süzgeçten eleyerek Türk Kahvesini serpiştiriyoruz.

Sağlıcakla kalın.

19 Ocak 2009 Pazartesi

Söyleyecek Fazla Birşey Yok

Goruntu(016)

İnsan hayatı bir anlık, bunu geçtiğimiz hafta çok net bir şekilde yaşadım.

Çok sevip saydığım neredeyse yanında büyüdüğüm ve birçok şeyi paylaştığım bir yakınımı kaybettim. Belki aynı kanı taşımıyorduk ama uzun seneler hiç seviyemizi, sevgimizi, saygımızı bozmadan aynı aileyi paylaştık.

Bazı sebeplerden dolayı son 7–8 senedir çok sık görüşemesek bile benim tarafımdan, yaşanmış olan yıllar ve anlar her zaman tazeliğini korudu, eminim onun tarafından da korunmuştu.

Bu hafta sonu son yolculuğuna uğurlarken sevgili eşinin yanında mutlu olacağından emindim. Ne kadar üzülsem de kızımın biricik sevgili Ünü’sü Taci’nin yanında yerini almıştı.
Şimdi artık birlikte evlerinin balkonundan değil Şile’nin tepesinden denizi seyredecekler.

Mekânın cennet olsun.

11 Ocak 2009 Pazar

BAGEL / Amerikan Simidi - Yaman Etkinlikler / Mayalılar

Bagel

Eşim Amerika ziyareti sırasında tadını unutamadığı Bagel’ı İstanbul’un çeşitli yerlerinde uzun zaman aradı. Bir ara Bağdat Caddesi Selamiçeşme de NewYork Bagel Factory isimli bir dükkân mevcuttu ama son zamanlarda göremiyorum sanırım kapandı. Eşim her önünde geçişimizde “şuraya mutlaka gelelim “dedi ama bir türlü kısmet olmadı.

Dün blogları dolaşırken sevgili Kardelen’in http://caferoyal-kardelen.blogspot.com/ blogunda Bagel tarifine rastladım. Bugün için yapmaya niyetlendim ve yaptım, hatta telefonda kızıma yapacağımı söylediğimde özlemle “içine ne koyacaksınız “dedi :-). Sanırım onunda özlediği bir lezzet :-)

Yapılışı birazcık zahmetli bir ürün, bir daha ne zaman yaparım bilmiyorum ( sanırım kızım yarıyıl tatiline gelince yaparım :-) ) ama en azından eşimin biraz olsun isteği yerine geldi. Görüyorsunuz değil mi hizmette sınır yok :-).

Tarif konusunda sevgili Kardelen’in tarifini birebir yayınlayacağım, ayrıca buradan kendisine paylaşımı için çok teşekkür de ediyorum. İşin aslı onun Bagel’inin görüntüsü benimkinden kat kat güzel, ne yapalım acemilik bu kadar olur :-).

Ayrıca bu tarifimle sevgili yesilkivi. 'nin düzenlediği Yaman Etkinlikler - Mayalılar etkinliğinede katılmış oluyorum.

Malzemeler;
—350gr Un ( yaklaşık 3 su bardağı )
—2 Tatlı Kaşığı Tuz
— 1 Paket Kuru Maya
—210 ml Ilık su ( yaklaşık 1 su bardağı )
— 2,5 lt Su
— 1 Yemek Kaşığı Şeker
— 1 Yumurta, soğuk su
Susam

Unu eleyip mayanızla karıştırın ortasını açıp ılık suyu ekleyin ve karıştırın. Ardından unlu zeminde elastik olana dek yoğurun. Parmaklarınıza hamur yapışıyorsa çok az un ilave edebilirsiniz.
Çok az yağlanmış bir kapta üzerini örtüp iki katı büklüğüne gelene dek ılık bir yerde bekletin ve mayalanmasını sağlayınız.
Mayalanan hamurunuzu unlu zeminde 3 dakika bekletin.
10 parçaya bölün ve her parçayı yuvarlayıp üzerini bezle örterek 10 dakika bekletin.
Daha sonra her parçayı hafifçe bastırarak yassılaştırın ve parmağınızla tam ortasına bastırarak delik açın, parmağınızı hafifçe döndürerek deliği büyütün ve unlanmış bir tepsiye dizip üzerlerini örterek 25dakika bekletin.
Büyük bir tencereye su ve şekeri koyun kaynatın kaynayınca altını kısın her seferinde ikişer tane olmak üzere hamurları içine atın. Önce bir tarafını sonra diğer yüzünü çevirip yaklaşık1,5 dakika pişirin.
Bir havlu üzerine çıkarıp süzün ve yağlanmış tepsinize aralıklı olarak dizin(iki tepsi kullansanız daha iyi olur)
Yumurta ve suyu çırpıp üzerlerine sürdükten sonra susam serpip 200–210 derecede ısıttığınız fırınınıza verin 25dakika pişirin, çıkınca tel ızgarada soğutun.
Servis sırasında ikiye bölüp arasına istediğinizi sürebilirsiniz. Biz krem peynir ile denedik güzel yakıştı.

Sağlıcakla kalın.

5 Ocak 2009 Pazartesi

Zeytinyağlı Sebzeler

Zeytinyaglı Sebzeler

Son derece kolay ama bir o kadarda lezzetli bir zeytinyağlı uydurma çeşidi:-)

Biraz önce mutfaktan çıktım , bu hafta sonu hiç evde durmadığımız için hafta arası için hiç yemek yapamadım. Eee bu durumda bu akşamı feda etmem gerekiyordu , bende hemen sabahtan ıslattığım fasülyelerle sucuklu kuru fasulye ve pilav yaptım . Sonra elime paprika ve çarliston biberler geldi ve bu yemek doğaçlama olarak ortaya çıkıverdi :-)

Bu yemeğin tüketicisi sadece ben olacağım ama olsun öğlen yemeği olarak iş yerinde 2 gün boyunca bana yeterde artar bile.
Malzeme adetinde sınırlama yok , dileyen istediği kadar koyabilir.

Ben kulladığım malzemeleri sıralayım ;
- 3 adet paprika biberi ( julyen doğranmış )
- 3 adet çarliston biberi ( julyen doğranmış )
- 2 adet kuru soğan ( ay şeklinde doğranmış )
- 1 avuç bezelye
- 1 adet havuç ( şerit şeklinde doğranmış )
- 1 adet kabak ( şerit şeklinde doğranmış )
- 1 adet kesme şeker
- istenildiği kadar tuz ve zeytinyağı

Tüm malzemeleri çiğden düdüklü tencereye koyup , düdüğü öttükten sonra 6 dakika kadar pişiriyoruz ve soğuyunca servise hazır hale geliyor.

Sağlıcakla kalın.

4 Ocak 2009 Pazar

Narlı Salata

Narlı Salata

Salata çeşitlerimden bir tanesi daha. Daha önceden restaurantlarda özellikle narlı roka salatası denemiştim , o salatayı denedikten sonra evde de nar kullanmaya başladım. Gerçekten salataya çok yakışıyor.

Fotoğraftaki salatamda , kıvırcık , roka , taze soğan , nane var .Üzerini ise nar ve ceviz ile süsledim. Sos olarakta nar ekşisi ve zeytinyağ ilave ettim.

Bence deneyin derim , hem yeşilin üzerinde kırmızı narlar çok güzel duruyor.

Sağlıcakla kalın.

1 Ocak 2009 Perşembe

Yılbaşı Sofrası ve Milföyde Tavuk Budu

Yılbaşı Masa Boş

Öncelikle tekrar herkese barış , huzur ve sağlığın eksik olmadığı ve bunların yanında da birazda bol kazançlı yep yeni bir yıl diliyorum.

Dün gece epey hareketli ve güzel bir yılbaşı geçirdik. Bu sene bizim evimizde geçen toplantımız son derece eğlenceli ve neşeliydi.

Yukarıdaki fotoğraf henüz kimse gelmeden yemekler masaya konmadan önce yapmış olduğum düzenleme sonrası çekildi. Bana kalsa masayı daha çok süslemek isterdim ama sevgili eşim orta sehpadaki süslerime bile sürekli " bubi tuzakları " dediği için yemek masasına cesaret edemedim :-)).

Şarap bardaklarına takılmış olan boncuklar arkadaşım sevgili Betül'ün geçen seneki hediyesiydi. Şarap içenler boğazlarına kaçmasından çok korktu ama ben yemek sonuna kadar çıkartmalarına izin vermedim , ama sonunda kulaklarda küpe olarakta görmedim değil hani:-)).

Yılbaşı Masa Dolu

Bu fotoğrafta yemeğe oturmadan bir kaç dakika hatta saniye önce benim tarafımdan çekildi. Aslına bakarsanız gelen konuklarımızın hemen hemen hepsinin karınları açtı , yemek öncesi kuruyemiş ve aperatif içeceklerle başladık , sofraya geçelim dedindiğinde herkes çok sevindi ama bu sevinç anlıktı , çünkü ben " önce bardaklarınızı masaya koyacaksınız ve ben masanın fotoğrafını çekeceğim , ondan sonra yemeğe geçebilirsiniz " dedim :-)) Bunun üzerine herkes sözümü dinledi - dinlemek zorunda kaldı :-)) ve fotoğraftan sonra masada yerlerini alabildiler :-))

Masada sadece soğuk mezeler görünüyor , maalesef sıcak yemeklere masada yer kalmadığı için onlar bu fotoğrafta eksikler.

Tek tek neler yapıldığından bahsetmeyeceğim ( laf aramızda bazıları hazır zaten :-)) ) , ee ne yapalım çalışınca ve yılbaşı hafta arasına denk gelince tam hazırlık yapmak imkansız . Ama hazır almakta güzel oluyormuş , hele birde onları yılbaşı trafiği felaket olur diyip arabasıyla işe gitmeyip elinde Şişli'den Kadiköy'e kadar metro , vapur ve taksi gibi toplu taşıma araçlarıyla getiren bir arkadaşınız varsa sizin için çok rahat oluyor :-)) Şakası bir yana Özlem'cim elin kolun ağrımasın.

Miföyde Tavuk Budu

İşte bu yılbaşı yemeği için benim hazırlamış olduğum çeiştlerden bir tanesi. Herkes çok beğendi , sunumu çok şık tadına harika , kendim yaptım diye söylemiyorum :-))

Bu tarifi sanırım 1 ay kadar önce blogları dolaşırken sevgili Güler'in http://penguenn.blogcu.com/milfoyde-tavuk-ve-tane-tane-pilav_31069481.html sayfasında görmüştüm ve yılbaşı için güzel bir çeşit olacağını düşünerek yapacaklarımın arasına ekledim.Bence deneyin. Güler'cim paylaşımın için teşekkürler sayende güzel bir çeşit öğrendim.Yapımı çok kolay tek tek malzeme ve tarif vermeyeceğim.

İyice haşlamış olduğum (istediğiniz sayıdaki ) tavuk butlarının derilerini çıkarttıktan sonra çok az tuzlayıp birazda beyaz biber serptim. Bir adet milföy hamurunu açarak incelttim , bu hamuru üçgen şeklinde ikiye böldüm. Uzun kenarına kemik kısmı dışarda kaçak şekilde butu koydum et kısmının üzerine bohça yapar gibi hamuru sardım daha sonrada kemik kısmını da folyo ile sararak üzerine yumurta sarısı sürüp 180 derecedeki turbo fırında hamurlar iyice pişene ve kızara kadar tuttum.

İşte bu yılbaşıda böyle güzel geçti , ağzımın tadı bozulmadan tüm yılbaşlarımız böyle huzurlu ve neşeli ve eğlenceli geçsin . Bu temennim herkesler için.

Bu arada evimize gelip yeni yıla birlikte girmiş olduğumuz arkadaşlarımızın ayaklarına sağlık. Eeee artık bu sene geçti şimdi önümüzdeki sene evinde olacağımız şanslı kişi şimdiden neler yapacağını düşünsün , o kendini biliyor :-))))

Sağlıcakla kalın.