17 Ocak 2010 Pazar

Julie&Julia

Biraz önce seyrettiğim flim hakkında bilgileri sizlerle paylaşmak istedim.
Özellikle yemek blogu olan herkes seyretmeli , çok zevk alacağınıza eminim.


6757kykykkk

Tür : Dram / Biyografi
Gösterim Tarihi : 16 Ekim 2009
Yönetmen : Nora Ephron
Senaryo : Nora Ephron , Julie Powell (Kitap) , Julia Child (Kitap) , Alex Prud’homme (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Stephen Goldblatt
Müzik : Alexandre Desplat
Yapım : 2009, ABD , 123 dk.
Oyuncular :Amy Adams (Julie Powell) , Stanley Tucci (Paul Child) , Chris Messina (Eric Powell) , Linda Emond (Simone Beck) , Helen Carey (Louisette Bertholle)
Konu :İki gerçek hikayeye dayanan film, zaman ve mekan olarak ayrı olsa bile hayatları iç içe geçen iki kadının, tutku ve cesaretle hiçbir şeyin imkansız olmadığını anlatıyor.
Julie & Julia, 4. Rome Film Festival’in kapanış filmi olacak.

http://www.sinema.com/makale/37-8379/julie-julia-16-kere-meryl - aşağıda alıntıyı bulabilirsiniz.

Julie Powell, 11 Eylül sonrası psikolojik destek vermek için kurulan bir çağrı merkezinde çalışmaktadır. Bütün gün yakınlarını kaybedenlerin acılarını dinleyerek onları rahatlatmaya çalışır. Bu ağır yükün altında hayatını sorgulamaya başlayan Julie, hayatına bir ren katmak için Amerika’nın en ünlü aşçısı ve TV programcısı Julia Child’ın kitabındaki beş yüzün üzerindeki tarifin hepsini bir yıl içinde yapmaya karar verir. Bunu yaparken de bir blog açarak günlük tutmaya başlar. Bu blog bir süre sonra en fazla tıklanan bloglar arasında ilk sıraya yerleşir ve Julie, 21. yüzyılın Julia Child’ı olmaya başlar. Film bir yandan Julie’nin bu yemek yapma macerasında başından geçenleri gösterirken, bir yandan da Julia Child’ın Fransa’da kocasıyla yaşadıklarını ve aşçı olmaya karar verdiği dönemi bize anlatıyor. İki kadının paralel öyküsü bir şekilde kesişiyor ve orta sınıf hayatı yaşayan evli iki kadının hayata nasıl yemek yaparak tutunduğunu bize anlatmaya çalışıyor.

Nora Ephron, iki kadının hayatını paralel bir şekilde kurgulayarak Julia Child’ın Amerika’ya yemek yapmayı öğreten kadın olarak bir fenomene dönüşmesini ve bu fenomenin Julie karakteri üzerindeki yansımalarını anlatıyor. İkisi de anlayışlı ve özverili kocalara sahip olan bu iki kadın, farklı zamanlarda yaşamış olsalar da benzer zorluklarla karşı karşıya kalıyorlar. Hayatlarını anlamlandırmaya çalışıyorlar, neredeyse faşizan uygulamaların yaşandığı Amerikan tarihinden iki farklı zamanın sıkıntısını çekiyorlar. Yönetmen iki zamanı ve iki kadını bir araya getirirken, dönemin toplumsal ve politik durumlarını tasvir etmeye çalışıyor. Bunu yaparken maalesef oldukça yüzeysel sularda geziniyor ve söylemini güçlü bir şekilde perdeye yansıtamıyor. Bu yüzden film seyirciye eğlenceli bir iki saat sunsa da, tatmin edici olmayı başaramıyor. Filmin akılda kalan tek öğesi sadece harikalar yaratan Meryl Strep oluyor.

OSCAR’A DOĞRU DURUM RAPORU

Film, Amerika’da yazın vizyona girdiğinde hem oldukça iyi eleştiriler aldı hem de iyi bir gişe hasılatı elde etti. Sonuçta film Amerika’lılar için çok önemli bir figür olan Julia Child’ın bir nevi biyografisi olarak konumlandırıldı. İlk defa 10 en iyi film adayının olacağı bu sene film bu listeye bir şekilde girebilir diye düşünülmeye başlandı. Her ne kadar bu çok zor bir ihtimal olsa da ödül sezonunun ne getireceği hala belli değil.

Filmin ödül avındaki asıl büyük kozu Meryl Streep. Katherin Hepburn’ün adaylık rekorunu çoktan kıran ve iki tane de Oscar heykelciği bulunan Streep’in artık üçüncü bir Oscar’ı çoktan hak ettiği düşüncesinde hemen hemen herkes hemfikir. Modern Amerikan tarihinde önemli bir figürü başarıyla canlandırıyor olması ve karakteri incelikli bir şekilde boyutlandırması Streep’in en büyük avantajı. Hem fiziksel olarak değişimi, hem ses tonunu kullanımı ve oyunucunun çok sık görmediğimiz komedi yönünü abartısız bir şekilde ortaya koyması aslında Oscar’lık bir tablo çizdiğinin de bir göstergesi. Bu sene belki de en zayıf kategori olan kadın oyuncu kategorisi neredeyse beş aday çıkaramayacak kadar kötü bir sene geçiriyor. Bu durumda Streep’in adaylığı zaten tartışılmaz bir noktada, asıl soru ödülü alıp alamayacağı. “An Education” filmindeki rolüyle büyük övgüler alan Carey Mulligan ve “Precious” filmiyle hem eleştirmenler hem de seyirci üzerinde büyük bir etki bırakan Gabourey Sidibe şu an için Streep’in en büyük rakipleri konumunda. Bu sezon ödüllerin bu üç performans arasında dağılacağı tahmin ediliyor. Bir de Streep’in yine bir başka kadın yönetmenle olan çalışması, Nancy Meyers imzalı “It’s Complicated” filmi yıl sonunda vizyona girecek. Streep bu yılı iki müthiş performansla kapatarak yarışta bir adım öne geçebilir. Bakalım 7 Mart akşamı yaşayan efsane Meryl Streep uzun süredir beklediği üçüncü Oscar heykelciğnii koleksiyonuna ekleyebilecekmi?

Sağlıcakla kalın.

2 yorum:

Miskokulu Lezzetler dedi ki...

Biz blog yazan bayanları ilgilendiren bir filmmiş.Çok duydum ama şimdiye kadar izlemedim.Umarım vaktim olur bir gün izleyebilirim.
Sevgiler.Mine

Unknown dedi ki...

PAPATYA PRENSESİNDE BLUĞUNDA GÖRMÜŞTÜM İZLEMEK NASİP OLMADI DAHA AMA MUTLAKA İZLİYCEM.ÖNERİN İÇİN TEŞEKKÜRLER ARKADAŞIM..
SEVGİLER..