26 Eylül 2008 Cuma

Bayram Tatili

Evimizden Görünen Manzara


Elevit Yayla'sında Görüntü
Fırtına Dere'sinin Başlangıcı


Çat Köy'ünden Manzara















İşte bu bayram tatilimizi yukarıda birkaç fotoğrafı görünen harika yerde geçireceğiz.
Bu zamana kadar hep yaz aylarında gittim , Ağustos'ta bile soba ve şömine yanan yerde kimbilir şimdi nasıl olacak:-) Ama sessiz ve yemyeşil bu ortamın keyfi hiç bir yerde yok bu da bir gerçek.Gelince anlatacak çok şeylerim olacak , özellikle yemekler :-)
Hepimizin Bayramı kutlu olsun , nice sağlık , huzur ve mutluluk dolu bayramlara.
Sevgilerimle.
Sağlıcakla kalın.



















21 Eylül 2008 Pazar

Mısır Ekmeği




Uzun zamandır yapmak istediğim ama bir türlü yapmadığım bir ekmek çeşidi. Dışarıdan aldıklarım çok kuru ve neredeyse boğazımda kalır gibi olur, bu sebep ile omlet tarzı hariç ekmek olarak denememiştim bugüne kadar.
Dün akşamki misafirlerime sürpriz yapmak istedim ve araştırırken en güzel ve kolay tarifler arasında sevgili http://hunerlibayanlar.blogspot.com/ tarifine rastladım ve denemeye karar verdim. Sonuç gerçekten çok güzel denemek isteyenler tavsiye ederim.
Sevgili Müge tarifi payşlaştığın için teşekkürler.

Malzemeler;

- 2 su bardağı mısır unu
- 1 su bardağı buğday unu
- ½ su bardağı sızma zeytinyağı
- 1,5–2 su bardağı süt
- 1 paket kabartma tozu
- 1 tatlı kaşığı tu
- 100 gr. kadar beyaz peynir.

Tüm malzemeleri karıştırıyoruz ve koyu kıvamlı kek hamuru elde diyoruz. Hamurumuzu yağlayıp unladığımız kalıbımıza döküp önceden ısıtılmış 180 derecelik fırınımızda ortalama 40 dakika civarı pişiriyoruz. Piştiğiniz anlamak için Müge’nin de bahsettiği gibi kürdan ile test ediyoruz, kürdanda herhangi bir hamur kalıntısı yoksa pişmiş anlamına geliyor. Fırından çıkartıp çok az soğuyunca servise hazır hale gelmektedir.

Sağlıcakla kalın.

Fırında Folya Kağıdında Patates ve Palamut




Dün akşam misafirlerim için hazırlamış olduğum yemeklerden birbirini tamamlayan ikiliyi öncelikle tanıtmak istiyorum, palamut ve patatesJ.
Uzun uzun malzeme sağmayacağım.

Öncelikle palamuttan bahsedeyim;

Dört parçaya bölünmüş palamutların her iki tarafını da tuz ve karabiber serpiştirdim, daha sonra bir kabın içine bir sıra balıkları dizip üzerine çok az zeytinyağı gezdirip defneyaprağı koydum, bu yöntemi sıra ile balıklar bite kadar uyguladım. Kabın üzerine stretch sarıp buzdolabında en az 5 saat kadar beklettim. Pişirirken fırını 170 dereceye ayarlayıp tepsiye fırın kâğıdı serip balıkları üzerine dizdim ve fırına verip pişirdim.

Sıradaki tarif ise patatese ait;

Taze patatesleri iyice yıkadım, bir kabın içinde zeytinyağı, kekik, beyaz biber, tuz ve kırmızıbiberi karıştırdım. İki kat hazırladığım A4 sayfası büyüklüğündeki folyo kâğıtlarının üzerinde patatesin üzerine hazırladığım karışımı iyice sürdüm ve bohça şeklinde folyo kağıtlarını kapattım. Bu sistemle tüm patatesleri hazırladım. 180 derecelik fırında pişirdim ve balıkla birlikte sıcak olsun diye bir müddet daha fırında tutup servis yaptım.
Kabuğunu soymadan yenilebilecek bir lezzette olmuştu.

Sağlıcakla kalın.

16 Eylül 2008 Salı

Zeytin Ezmeli Açma



Açmaları yaklaşık 2 hafta önce yapmıştım, ancak itiraf etmeliyim daha güzel kabarırdı ama zamansızlık sebebi ile erken fırına koydum, 1 saat kadar şekil verilmiş olarak tepside bekleyip fırına verseydim çok daha kabarık olacaktı. Ama gene de tadı çok güzel ve yerinde olmuştu bunu garanti eder, yiyenlerinde yorumlarından tasdik ederim :-))

Bu tarifi açma tarifi ararken http://yemekgunlugum.blogs.com sayfasında buldum. Mutlaka sayfayı ziyaret ediniz çok güzel ve şık tarifler var.

Benim acelem olduğu için ve çok miktarda gerekmediği için ölçüleri yarım olarak kullandım.
Ama size tam ölçüleri veriyorum.

Malzemeler ;

- 5 su bardağı un
- 2 su bardağı süt
- 1 su bardağı sıvı yağ
- 2 çorba kaşığı margarin ( oda sıcaklığında )
- 2 çorba kaşığı zeytin ezmesi
- 2 tatlı kaşığı toz maya
- 2 tatlı kaşığı toz şeker
- 2 tatlı kaşığı tuz
- 1 yumurta ( akı hamurun içine sarısı üzerine sürülecek )

Sütü ılık hale getirip maya ve şekeri ilave edip karıştırıyoruz ve 15 dakika kadar üstü kapalı olarak üzeri köpük köpük olana kadar tutuyoruz.

Unu geniş bir kaba eleyip ortasını havuz gibi açıyoruz, içine sıvıyağı, tuzu, mayalı sütü ve suyu boşatıyoruz. Hamur yoğurduğumuz kaba yapışmayacak hale gelen kadar yoğuruyoruz ( eğer gerekirse un ilave edebilirsiniz, kulak memesi kıvamında hamur olması gerekiyor ) , hamuru sıcak bir yerde 1 saate yakın üstü kapalı olarak mayalandırmaya bırakıyoruz.

Daha sonra sevgili yemekgünlüğünün tabiri ile “ mandalina “ büyüklüğünde parçalara ayırıp yuvarlıyoruz ve merdane ile kare olacak şekilde açıyoruz ve üzerine önce biraz margarin ve daha sonra zeytin ezmesi sürüp rulo yapıp yuvarlıyoruz ( ben birkaç tanesine haşhaşta sürdüm, onlarda çok güzel oldu )ve simit çeklini verip uçlarını birbirine tutturuyoruz.

Fırın kâğıdı yaydığımız tepsiye aralıklı olarak dizip tekrar 1–1,5 saat kadar üzeri örtü ile kapalı olarak dinlendirip mayalandırıyoruz.

70 derecelik önceden ısıtılmış fırına koymadan önce yumurta sarısı sürüp çörekotu serpiyoruz ve altı ve üstü kızara kadar pişiriyoruz.

Ayrıca aynı gün daha önce tarifini verdiğim Simit’i de yapmıştım ama onun fotoğrafını tekrar yayınlamadım.

Sağlıcakla kalın.

15 Eylül 2008 Pazartesi

Kekikli Ve Anasonlu Örgü



Bu tarifi 31/08 tarihinde yapmışım ve yayınlamaya ancak sıra geldi. O gün için çaya misafirim gelecekti ve daha önce tarifini verdiğim ıslak kekin yanına en çabuk tuzlu ne yapabilirim derken Google’dan araştırmaya başladım, karşıma http://snmzmutfak88.blogspot.com/ sitesi çıktı ve burada gördüğüm tarifi hemen denemeye karar verdim. Gerçekten çay sırasında hepsi bitti çünkü çok güzel olmuşlardı :-) . Ben tarife anasonda ekledim çok güzel oldu.
Ellerine sağlık sevgili Sönmez. Bence denemenizde yarar var.

Malzemeler;

- 1 yumurta ( akı içine sarısı dışına )
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- 1 çay bardağı margarin ya da tereyağı
- 1 çay bardağı yoğurt
- 1 tatlı kaşığı sirke
- 1 çay kaşığı kekik
- 1 çay kaşığı anason
- İstenildiği kadar tuz
- İstenirse kırmızı pul biberde konabilir ( ben koymadım )
- Alabildiği kadar un ( çok yumuşak bir hamur olmayacak )

Bütün malzemeler karıştırılarak iyice yoğuruyoruz. Yumurta büyüklüğünde toplara ayırıp, her topu yuvarlayarak çubuk haline getirip saç örgüsü şeklini verip fırın kâğıdı serdiğimiz tepsiye diziyoruz. Üzerine yumurta sarısını sürüp önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında üstü ve altı kızarana kadar pişiriyoruz.

Sağlıcakla kalın.

14 Eylül 2008 Pazar

Mısır Unlu Sosisli Ekmek


İşte geldik günün son tarifine, bu gün bloğum için epey çalıştım birkaç tarif birden verdim. Artık dinlenme zamanım geldi :-)
Hepinize güzel bir hafta diliyorum.

Aslında ekmek demek doğrumu bilmiyorum ama beklide içine 3 yumurta koyduğum için omletin fırında ekmeğe dönüşmüş hali diyebiliriz :-)

İşte bir doğaçlama daha, sabah değişik ne yapabilirim diye düşünürken ortaya çıkanlarda birisi.
Kesinlikle denemenizi tavsiye ederim çok yumuşak ve lezzetli oluyor, sofrada başka ekmeğe gerek olmadan idare ettiriyor :-)
Ben taze kaşar ve mihaliç kullandım ( evdekileri tüketmek için ) her türlü peynir konabilir.

Malzemeler;

- 3 yumurta
- 4 kaşık tepeleme dolu mısır unu
- 5 adet ince ince doğranmış sosis
- 2 kibrit kutusu büyüklüğünde ince ince dilimlenmiş kaşar peyniri
- 1 kibrit kutusu büyüklüğünde ince ince dilimlenmiş mihaliç peyniri
- 1 çay kaşığı kadar beyaz toz biber
- 1 paketten biraz az kabartma tozu
- 2 çorba kaşığı kadar zeytinyağı

Yumurtaları iyice çırptıktan sonra içinde zeytinyağını, mısır ununu ve kabartma tozunu ilave edip bir müddet daha karıştırıyoruz. Daha sonra diğer malzemelerimizi katıp çok zedelemeden karıştırıyoruz. Karışımımızı yağlamış olduğumuz fırın kabımıza döküp önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişiriyoruz. Üzeri kızarıp kurdan batırınca herhangi bir yapışma ile karşılaşmıyorsak fırından çıkartıp, istenilen ebatlarda kesip servis tabağımıza alıyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Mantarlı Ve Portakallı Pilav

Bu pilavı ne zaman yaptığımı hiç hatırlamıyorum, yayınlanmamış fotoğraflarıma bakınca gördüm ve paylaşmak istedim.
Değişik bir lezzet, ben pilavda portakal suyunu kullanmayı çok seviyorum, bu alışkanlıkta sevgili arkadaşım Özlem’den geldi, ilk olarak o yapmıştı ve çok hoşuma gitti. Bende bu sefer mantarda ekleyerek biraz zenginleştirdim.

Malzemeler;

- 1 su bardağı pirinç ( 20 dakika kadar sıcak suda ıslatıyoruz )
- 1 su bardağından biraz fazla yarısı su yarısı portakal suyu karışımı
- 2 çorba kaşığı kadar pişmiş mantar ( konserve )
- İstenildiği kadar tuz
- 1 çorba kaşığı kadar tereyağı

Pişmiş mantarları tereyağında biraz çevirdikten sonra iyice süzdüğümüz pirincimizi de hafifçe tereyağında kavuruyoruz. Daha sonra üzerine su ve portakal suyu karışımını ve tuzunu ekleyip tencerenin kapağını kapatarak kaynayınca ateşi kısıp suyunu çektirip pişmesini sağlıyoruz.
Ateşi söndürüp pilavın üzerine kâğıt havlu serip tenceremizin kapağını kapatıp bir müddet demlendiriyoruz ve pirinçleri zedelemeden karıştırıp servise hazır hale getiriyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Kabak Ve Biber Dolması



En çok sevdiğim tencere yemeklerinin başında gelir. Nedense yapımı her zaman kolay gelen bir yemek olmuştur benim için ve hatta bir ara pazartesi günlerinin klasik yemeği haline gelmişti, kızım daha tencereye bakmadan “ bugün pazartesi mutlaka dolam var “ derdiJ.
Ama şu sıralar o kadar sık yapmıyorum, dün akşam yaptım ama fotoğraf daha önce yapılanlara ait, çünkü dün fotoğraf çekmeyi unuttum ve hazır elimde var bunu kullanayım dedim :-)

Malzemeler;

- 7 tane dolmalık biber
- 3 tane dolmalık kabak
- 1 iri soğan ( parçalayıcıda doğranmış )
- 1 domates ( parçalayıcıda doğranmış )
- 1 domates dilimlenmiş ve 2 çorba kaşığı domates püresi
- 150–200 gr. kadar yemeklik kıyma
- 1 çay bardağından biraz az pirinç
- çok fazla olmamak kaydı ile kıyılmış maydanoz
- 1 tatlı kaşığı kutu nane
- 1 çay kaşığı kara ya da beyaz biber
- 1 çay kaşığı tuz ( ben az tuzlu yaparım, siz tuzunu ayarlayınız )

Dilimlenmiş domates ve domates püresi hariç tüm diğer malzemeleri kıymaları çok fazla ezmeden iyice karıştırıyoruz, eğer parçalanmış domatesin suyu yeterince yoksa 2 çorba kaşığı kadar su ilave ediyoruz, çünkü iç malzemesinin katı olmaması gerekiyor.
Bu malzemeyi çok fazla sıkıştırmadan çekirdeklerini çıkarttığımız biberlere ve ikiye bölüp içini oymuş olduğumuz kabaklara dolduruyoruz.
Biber ve kabaklarımızı tencereye dizip üzerlerine dilimlenmiş domatesleri koyup, sulandırdığımız domates püresini döküp tenceremizin kapağı kapalı olarak kısık ateşte pişirmeye başlıyoruz.

Sağlıcakla kalın.

13 Eylül 2008 Cumartesi

Sütlü Ve Fesleğenli Domates Çorbası


İşte mevsimin ilk çorbasını bu akşam için yaptım. Uzun zamandır canım domates çorbası istiyordu ama sıcak sebebi ile elim hiç çorbaya gitmiyordu.
Aslına bakarsanız bu akşamda çorba içilecek kadar serin değil aksine birden sıcağın bastırdığı bir akşam oldu ama bir kere niyetlendim içemeye ve hemen pişirdim.
Yemeğe sevgili arkadaşım Ayla’da gelmişti valla ben onun yalancısıyım çok lezzetli olduğunu söylediJ.

Malzemeler;

- 3 adet iri domates
- 1 çorba kaşığı domates püresi ( Tat marka kullandım )
- 3 yemek kaşığı kadar zeytinyağı
- 1 tatlı kaşığı kadar tereyağı
- 1 tepeleme dolusu çorba kaşığı un
- 1,5 su bardağına yakın süt
- Tuz
- Toz beyaz biber
- 1 çay kaşığı fesleğen
- 4 çorba kaşığı taze kaşar peyniri rendesi
- Kıtır ekmek

Öncelikle domateslerin kabuklarını soyup ( bazıları çekirdeklerini de çıkartır ama ben çıkartmam ) tuzunu, biberini ve domates püresini karıştırıp hazırlıyoruz. Tereyağını zeytinyağı ile eritip içine unu katıp hafif pembeleşene kadar karıştırarak kavuruyoruz. Bu kavurduğumuz unun içine yavaş yavaş domatesli karışımı ilave ediyoruz ve 5 dakika kadar ara ara karıştırarak önce harlı sonra kısık ateşte pişiriyoruz. Hafif boza kıvamını almaya başlayınca yavaş yavaş sütümüzü ilave ediyoruz ve karıştırmaya devam ediyoruz. Eğer çok katı olursa suyla sulandırabilirsiniz ama domates çorbasının biraz kıvamlı olması güzel oluyor.
İyice pişirdikten sonra eğer herhangi bir pütür varsa el parçalayıcısı ile tencerede iyice parçalıyoruz ve içine 1 çay kaşığı kuru fesleğenimizi ilave ediyoruz.
Servis sırasında üzerine rendelenmiş kaşar peyniri ve kıtır ekmek ilave edebilirsiniz.

Kıtır ekmeğin tarifi ise;

2 dilim kepekli tost ekmeğini ( beyaz ekmekte olabilir ) tavla zarı ebadında kesiyoruz. Fesleğen, tuz ve kırmızı pul biber ekmek parçacıklarımızın üzerine serpip karıştırıyoruz.
Ve bu ekmekçikleri tavada kızdırdığımız 1 çorba kaşığı zeytinyağında karıştırarak kıtır kıvamına getiriyoruz. Fesleğen dışında başka zamanlarda kekik konabilir ya da sade olarak yapılabilir.

Sağlıcakla kalın

11 Eylül 2008 Perşembe

Limonlu Ve Curryli Tavuk



Bu tarifi dün Google Tavuk Yemekleri ararken http://www.selincaglayan.com/ sitesinden buldun. Selin’in sitesine göz gezdirmenizi tavsiye ederim çok güzel tarif, sunum ve anlatımlar var.
Ayrıca dün akşam yemeğine bu tarifi yaptım kesinlikle denemeniz gerekir gerçekten çok güzel oluyor. Orijinal tarifinde mısır unu yoktu ben kavrulmuş mısır unu da ekledi.

Malzemeler;

- İri parçalara bölünmüş 1 adet bütün tavuk göğsü
- 1 su bardağı buğday unu
- 1 çay bardağı mısır unu
- 1 çay bardağı süt
- ½ su bardağı zeytinyağı
- 1 limon kabuğu rendesi
- 1 yemek kaşığı curry
- 1 tatlı kaşığı karabiber
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 1 tatlı kaşığı pul biber
- 1 tutam kimyon

Parçalanmış tavukları 15 dakika kadar buğday ve mısır ununa bulayıp bekletiyoruz. Bir kapta diğer tüm malzemeleri karıştırıyoruz ve üzerindeki fazla ununu silkelediğimiz tavukları bu karışımın içine koyup iyice buluyoruz. Bu karışımda 1 saate yakın tavukları tutup kızdırdığımız yağsız tavada önünü ve arkasını kızartıyoruz.
Dışı çıtır çıtır içi pamuk gibi olan tavuklarımız servise hazır duruma geliyor.

Sağlıcakla kalın.

9 Eylül 2008 Salı

Soslu Kepekli Makarna

Bizim evde bir diyet havasıdır esip gidiyor, bir taraftan kızım bir taraftan ben bir taraftan da istemese de bize akşam yemeklerinde eşlik eden eşim :-)) .

İlk defa kepekli ve yağsız makarna denedim ve kesinlikle sosla birlikte son derece lezzetli olduğu ortaya çıktı. Kepekli makarnanın kendine göre farklı bir lezzeti varki bu benim hoşuma gitti ve ayrıca yağ konulmasa bile haşlandıktan sonra hiçbir şekilde yapışma yaşamıyorum.

Fotoğrafta görmüş olduğunuz tabak bir porsiyon olarak tabir edilip yaklaşık 3 haftadır sürdürdüğüm diyetin karşılığında içine zor girip fermuarını yarıya kadar çekebildiğim eteğime girebilmem, bu da beni çok sevindiriyor ve daha fazlası için ( ee biraz daha ihtiyaç var :-) ) teşvik ediyor.

Malzemeler;

- ½ paket kepekli makarna
- 3 iri boy domates ( rondoda çekilmiş )
- 3–4 adet yeşil soğan
- 5–6 adet yeşilbiber
- 1 adet patlıcan
- 1 tatlı kaşığı kekik
- Tuz ve kırmızıbiber

Az suda haşlayıp makarnamızın suyunu çektirirken, soğan ve yeşilbiberleri kısık ateşte tava hafiften kavuruyoruz, kavrulan soğan ve biberin üzerine tavla zarı büyüklüğünde kestiğimiz patlıcanları, püre halindeki domatesleri, kekiği, tuzu ve kırmızıbiberi ekliyoruz ve tavanın kapağı kapalı olarak kısık ateşte pişiriyoruz. Sosun suyunu çekmesi için kapağı açıp çok az bir süre harlı ateşte tutuyoruz.

Haşlanmış olan makarnamızı tabağımıza alıp üzerine sosumuzu ekleyip afiyet ile yiyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Patates Salatası



İşte yaz mevsimin her türlü güzelliğini taşıyan bir salata. En başta yaz havasını taşıyan unsur salatanın bulunduğu mekanın tam Kınalı , Burgaz , Heybeli ve Büyükada manzarasına hakim sevgili arkadaşım Özlem'in terasında olması , diğeri yeşillilerin " işte tam zamanıyım " diye bize haykırması , en sonuncusu ise yaz güneşinin salatamızın bir bölümünü aydınlatması.

Sanırım o güzel yaz günlerinin son demleri yaklaştı ( aslında hala çok sıcak ve bitmeyecek gibi geliyor ).Mümkün olduğunda balkonda ve dışarlarda vakit geçirmeye çalışarak bu anları değerlendiriyoruz. Hatta balkonuma tüm yaz ekmediğim çiçeklerimi bile yeni ektim ( maalesef klimanın motoru balkondaki çiçeklerimi öldürüyor bende 3 senedir balkona yazın çiçek ekemiyorum ve ancak bu mevsimi bekliyorum )

Üzerine hafifçe güneş vurmuş patates salatası nerelere götürdü , birde yüzme havuzu ve palmiyelerin fotoğraflarını koysam kimbilir neler yazacağım :-)

Malzemeler;
- 5 adet haşlanmış ve doğranmış patates
- 3 adet yeşil soğan
- maydanoz
- taze nane
- limon
- zeytinyağı
- istenildiği kadar tuz ve kırmızı biber

Doğranmış papateslerin üzerine soğumadan biraz zeytinyağ gezdirip kapağı kapalı bir kapta yeşilliklerimiz doğrarken bekletiyoruz.Tüm yeşillikleri patatese katıp en sonda limon , zeytinyağı , tuzu ve kırmızı biberi ekliyoruz ve çok yavaş bir şekilde patatesleri ezmeden karıştırıp servise hazırlıyoruz.

Özlem'cim bu salata çok güzeldi , ellerine sağlık.

Sağlıcakla kalın.

Yeşil ve Kırmızı Salata



Bu yeşilliği ilk defa denedim. Kızım benim yeşillikleri çok sevdiğimi bildiği için geçen hafta cuma günleri kurulan Şile pazarından almış ve gelirken getirdi. Tam olarak bu yeşilliğin adını bilmiyorum ama Şile pazarında Bulgar Salatası deniyormuş .

Kadıköy çarşıda da görmüştüm ama hiç alıp denememiştim ama tadını çok beğendim , artık gördükçe alacağım.

Yeşilliğe evde ne varsa ekleme yaparak fotoğraftaki salatayı yaptım , içine yeşil soğan , salatalık , yeşil biber , domates ve paprika biberi koydum. Üzerine de zeytinyağ ve limondan oluşan sosu döküp afiyetle yedik.

Sağlıcakla kalın.

7 Eylül 2008 Pazar

Islak Kek


Bu tarifi bloglar arasında dolaşırken buldum ve geçen pazar günü çaya gelecek olan misafirlerime hazırladım.
Tarif " http://yemekzevki.net/2006/09/02/islak-kek/ " tarafından verilmiş, tarih nerdeyse tam tamına 2 sene önce. İşte işin güzelliği bloglarda seneler önce verilen tarifler bile aranıp bulunabiliyor.
Denemenizde yarar var diyorum çünkü gerçekten çok güzel oldu.

Malzemeler;

- 4 yumurta
- 2 su bardağı şeker
- 2 su bardağı süt
- 2 pakete yakın kakao ( bizde çok kakaolu sevildiği için fazla koydum )
- 1 su bardağı sıvı yağ
- 3 çorba kaşığı damla çikolata
- 1 paket kabartma tozu ( esas tarifinde 2 paket diyor ama evde 1 paket vardı, 1 paketle de güzel oldu )
- 12–13 çorba kaşığı dolusu un ( çok cıvık olursa 1–2 kaşık daha ekleyebilirsiniz )

Şekeri, sütü, sıvı yağı ve kakaoyu çırpıcı ile iyice karışına kadar karıştırıyoruz.
Bu karışımdan 1 su bardağı ayırıp, diğer karşımın içine ayrı bir yerde çırptığımız yumurtaları, damla çikolataları, unu ve kabartma tozunu ilave edip bir müddet daha çırpıcı ile karıştırıyoruz.
En büyük boy kare borcam fırın kabına fırın kâğıdını serip kek karışımımızı döküyoruz.
Önceden ısıtılmış 170 derecelik fırında yaklaşık 45 dakika kadar pişiriyoruz ( ben piştiğini anlamak için bıçak batırıyorum, eğer bıçak temiz çıkarsa pişmiş demektir ) .
Pişen kekimizden soğumadan fırın kâğıdını çıkartıp üzerine ayırmış olduğumuz sosumuzu her yerine gelecek şekilde döküyoruz ( sosu çoğaltmak için içine ½ çay bardağı süt koyabilirsiniz ).
Soğuyunca istenilen ebatlarda kesip servise hazır duruma getiriyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Peynirli Cevizli Salata

İşte bir salata görüntüsü daha.

Nedense havuç ve cevizi kışın ya da havalar serinleyince yaptığım salatalarda kullanıyorum. Bunun hiç bir kuralı yok ama o şekilde alışmışım ve devam ediyorum.

Havucun ve peynirin birlikteliği çok lezzetli oluyor , fazla söze gerek sanırım fotoğraf herşeyi açık açık anlatıyor. Sos olarak her zamanki gibi zeytinyağ , limon ve tuzu kullanıyorum.

Laf aramızda salata tarifi yazmak çok kolay " fotoğraf yeterli " diyip kısa kesiyorum ve uzun uzun tarif yazmama gerek kalmıyor :-))

Sağlıcakla kalın.

Salata

Akşam yemekleri için hazırlanmış salata çeşitlerimden birisi.

Domates , salatalık , yeşilbiber , kuru soğan ve ince kıyılmış çok az rokanın zeytinyağ , limon ve tuzla buluşamasından oluşan çok basit ama yedikçe yeme isteyini çoğaltan bir salata .
Afiyet olsun.

Sağlıcakla Kalın.

Yoğurtlu Taze Fasulye

Sanırım bu fotoğrafı haziranın sonlarına doğru arkadaşım Özlem’e gittiğimiz bir yemekte çekmiştim. Yayınlamak için sanırım biraz geç kalmışımJ

O gün bize ilk defa yapmıştı, tadını çok beğendim ve taze fasulyenin değişik bir kullanım şeklini daha öğrenmiş oldum.
Özlem’cim ellerine sağlık.

Malzemeler;

- ½ kilo taze fasulye ( çalı fasulye olursa daha iyi olur )
- 4 çorba kaşık civarı yoğurt
- 1 çorba kaşık kadar mayonez
- 2 diş sarımsak ( dövülmüş )
- İstenilen miktarda tuz

Fasulyeleri haşlayıp ince ince doğruyoruz. Üzerine yoğurt, mayonez, sarımsak ve tuz karışımımızı koyup fasulyeleri fazla zedelemeden karıştırıp servis tabağımıza alıyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Çikolatalı Bisküvi Ezmesi

Bu tatlıyı yapalı nerdeyse 2 hafta oluyor ama yayınlamaya daha yeni sıra geldi.

Yiyenler ,başta eşim çünkü kendisi tam bir çikolata delisidir:-) " çok güzel, harika bir şey bu " dediler ben onları yalancısıyım :-)

Malzemeler;
- 1 paket Eti çikolatalı bisküvi ( un gibi olana kadar eziyoruz )
- 1 paket krem şanti
- 1 su bardağı soğuk süt
- 2 kaşık kakao
- 1 kaşık damla çikolata

Krem şantiyi süt ile kıvamına gelene kadar çırpıyoruz. İçine dövülmüş bisküvileri, kakaoyu ve damla çikolatayı katıp iyice karıştırıyoruz
Donduracağımız kabın içersine stretch folyo serip üzerine karışımımızı döküp iyice yayıyoruz ve tekrar üzerine stretch folyo ile kapatıp dondurucuda en az 3 saat kadar tutuyoruz.
Servis tabağına ters çevirip çıkartıyoruz ve afiyetle yiyoruz.

Sağlıcakla kalın.

4 Eylül 2008 Perşembe

Zeytinyağlı Domates

Dün akşam yemeğinde yediğimiz balığın yanında ilk defa yediğim bu zeytinyağlıyı sevgili arkadaşım Özlem yapmış.

Ben daha önce yememiştim ama Lezzet dergisinde tarifini görmüştüm ama unuttuğum için yapmak aklıma gelmedi.
Sağ olsun Özlem’cim yapmışta aklama getirdi artık bende yaparım.

Çok lezzetli bir zeytinyağlı çeşidi diyebilirim, özellikle misafir sofralarında değişik bir çeşit oluşturur denemekte yarar var.

Ellerine sağlık canım arkadaşım.

Malzemeler ;

- 1 kilo sert domates ( çok ince olmayacak şekilde dilim dilim doğranacak )
- 2 baş kuru soğan ( ay ay doğranmış )
- 5-6 diş sarımsak ( ikiye bölünmüş )
- 1 kesme şeker
- 1 çorba kaşığı pirinç
- Tuz
- Bir miktar doğranmış maydanoz
- ½ çay bardağı kadar zeytinyağı

Soğanı ve sarımsağı hafifçe yağda solduruyoruz, içine geri kalan tüm malzemeyi koyup domatesleri zedelemeyecek şekilde hafifçe karıştırıp kısık ateşte pişene kadar tutuyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Fırında Sebzeli Palamut



Bu senenin ilk palamudunu bize sağ olsun sevgili arkadaşım Özlem dün akşama yedirdi. Laf aramızda çok güzel ve lezzetli yapmış, şimdi duyarsa şımarır :-).

Ama şu bir gerçek ki ben onun kadar lezzetli yapamayacağım için artık palamudu hep onlarda yemek zorunda kalacağız :-))).

Ellerine sağlık canım arkadaşım.

Malzemeler;

- 4 adet palamut fileto doğranmış
- 1 adet büyük boy patates ( küçük küçük küp şeklinde doğranmış )
- 4 adet yeşilbiber ( şerit şeklinde doğranmış )
- 1 baş soğan ( ay şeklinde kesilmiş )
- 2 adet domates ( küp şeklinde doğranmış )
- Maydanoz ( biraz irice kıyılmış )
- 1 adet limon
- Bir miktar zeytinyağı
- Tuz ve karabiber

Tepsiye öncelikle balıkları dizip sonra en üst kısma halka halka kesilmiş limonlar gelecek şekilde tüm malzemeleri koyuyoruz. Fırına verirken üzerine zeytinyağını gezdiriyoruz ve 180 derecelik fırında pişene kadar tutuyoruz.
Afiyet olsun.

Sağlıcakla kalın.

Kızarmış Hellim Peyniri


Akşam için eğer yemeğiniz yoksa en güzel şey kahvaltı hazırlamaktır , aynen bu akşam benim yaptığım gibi:-) Aslına bakarsanız yemeğim vardı ama kahvaltı daha lezzetli geldi:-) .Biraz değişiklik yapmak adına fotoğrafta görünen Hellim Peynirini de hazırladım.
Özellikle Kıbrıs'a gittiğimizde kaldığımız otelde yediğim Hellim Peynirinin tadını unutamam . Sabah kahvaltıda kızarmış Hellim ararken birden garson 1 tabak kızarmış Hellim'i masamıza bıraktı , o an gözlerimiz parladı ve afiyetle yedik:-)
Hellim Peyniri biraz tuzlu olduğu için çok ince olmamak kaydı ile dilimlediğim peynirleri biraz sıcak suda beklettim. Daha sonra kağıt havluda kurulayıp çok az zeytinyağı ile yağladığım ısıtılmış tost makinesine dizdim ve her iki tarafınında kızarmalarını sağladım.
Ve ortaya fotoğraftaki görüntü ve çok güzel bir lezzet çıktı :-)
Sağlıcakla kalın.

2 Eylül 2008 Salı

Kabak Karnıyarık


Bu yemek başlangıçta basit bir kıymalı kabak yemeği olacakken, birden bu şekle dönüşüverdi :-)

Kabağın yetiştiricisi sevgili arkadaşım Nursen. Kendisinin Ağva’da çok güzel bir evi var ve epeyce büyük bahçesi. Her sene “ bir daha bu kadar çok sebze ekmeyeceğiz “ der ama topla topla bitiremezler:-). Eee bundan tabii ki bizlerde sebepleniyoruz fenada olmuyor hani :-).
Biraz yüzsüzlük edip “ ee nerde benim sebzeler “ diyorum ve ertesi hafta hemen geliyor, ama eve götürmem için birde hamal gerekiyor, sanırım “ al işte çenen kapansın “ der gibi kilolarca getiriyor sağ olsun :-)

İşte bu kabak ve domateslerde sevgili arkadaşımın mahsülleri, kabak normal boyutuna göre nerdeyse 4 ya da 5 kat büyüktü ve yıkarken bu yemeği yapma fikrini sağladı. Sizlerin o kadar büyük kabağı nereden bulacağınızı bilemiyorum, işin açıkçası sanırım ben bile bulamam bir daha:-) , ama olsun normal ebattaki kabakla yapılamayacak bir yemek değil.

Malzemeler;

- 1 büyük boy dolmalık kabak
- 100 gr. kıyma
- 1 çorba kaşığı pirinç
- 2 iri boy domates
- 1 baş soğan ( yemeklik doğranmış )
- 1 çorba kaşığı domates püresi
- Tuz ve karabiber
- Taze nane ( ince ince kıyılmış )

Kabağımızı ortadan ikiye ayırıp içlerini boşatıyoruz, yarısını o şekilde bırakıp diğer yarısını ince dilimler halinde doğruyoruz. Ayrı bir tavada soğanı domatesi ve kıymayı tuz ve biberi ile birlikte kavuruyoruz. Tavanın altını kapatmadan önce pirincini, domates püresini ve nanenin çokça bölümünü ekliyoruz. Yarısı bütün olarak duran kabağımızı düdüklüye koyup içine kavrulan malzememize dolduruyoruz ve yanlarına da dilim dilim kestiğimiz kabağımızı ve artan iç malzememizi koyup biraz su ilave ederek, düdüğü çalıp ateşi kıstıktan sonra 10 dakika kadar pişiriyoruz. Daha sonra servis tabağımızda sunuma hazırlarken üzerine kesilmiş bir tutam taze nane ekliyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Acılı Ve Krem Peynirli Salata


Bir salatayı daha sizlerle paylaşmak istedi. Bunu ne zaman yaptığımı hatırlamıyorum, işin açıkçası hemen hemen her akşam doğaçlama salatalar çıkıyor ortaya ve ne zaman ne yaptım hatta ne yaptığımız bile unutuyorum Aslında unutmamak için fotoğrafını çekmek ve blogta yayınlamak en güzeli :-)) .

Tarif için detaya gerek yok, kıvırcık salatayı doğrayıp domates ilave ediyoruz ve limon zeytinyağı ve tuzdan oluşan sosunu ekliyoruz ve üzerlerine küçük parçalar halinde acılıyı ( biber salçası-sarımsak-toz kırmızıbiber ve kimyon ) ve krem peyniri koyup servise hazır hale getiriyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Roka Salatası



Şimdi bu kadar basit bir salataya ne gerek vardı diye düşünebilirsiniz. Ama bu muhteşem yeşil ve kırmızıyı sizinle paylaşmak istedim.

İçinde sadece roka ve domates yok, dereotu, nane ve yeşilbiber de var.
Üzerinde limon, zeytinyağı ve tuzdan oluşan sosumuzu dökünce tadına doyulmuyor.

Sanırım tek tek malzeme ve tarif vermeye gerek yok, fotoğraf yeterince tarifi veriyor :-).

Sağlıcakla kalın.

1 Eylül 2008 Pazartesi

Püreli Tavuk


Cumartesi akşamı için yapmış olduğum yemeklerden bir tanesi de püreli tavuktu. Çok az tadına bakmış olsam bile, söylemem gerekir ki çok güzel yapmışım :-)

Malzemeler
Tavuk için
- 4 adet kemiksiz kalça – tavuk
- 2 diş sarımsak ( ikiye bölünmüş )
- 1 tatlı kaşığı kekik
- 1 çay kaşığı karabiber
- ½ çay kaşığı tuz
- 1 çorba kaşığı soya sosu
- 1 çay kaşığı zencefil
Püre için
- 4 adet iri boy patates
- 1 su bardağına yakın süt
- 1 çorba kaşığı tereyağı
- ½ çay kaşığı tuz

Sarımsakları bir miktar zeytinyağında vog tavada hafifçe pembeleşene kadar tutup çıkartıyoruz. Yağın içine küçük küçük doğranmış tavukları atıp hafif pişene kadar karıştırıyoruz. Daha sonra sırasıyla baharatları koyup en son olarakta soya sosunu ekleyip tavanın kapağı kapalı olarak kısık ateşte 10 dakika kadar pişiriyoruz. Sonra tavanın kapağını açıp suyu çekilene kadar karıştırarak pişiriyoruz.
Diğer tarafta haşlamış olduğumuz patateslere süt, yağ ve tuzu ilave edip püre kıvamına gelene kadar eziyoruz.
Servis yaparken tabağımıza püreyi koyup ortasını açarak tavukları yerleştiriyoruz.

Sağlıcakla kalın.