Uzuuunnn bir aradan sonra umuyorum artık çalışkan bir öğrenci gibi ödevlerimi zamanında yaparak sizlerle birlikte olacağım:-))
Yazın bunaltıcı günlerini iş yerinde ve evde bulunan klimalar sayesinde pek rahatsız olmadan atlattık ve atlatıyoruz , ama dışarıda geçen zaman bunaltıcı sıcakların dayanılmazlığını ortaya hemen koyuyor.
Bu sene tatilimizi epey geç bir vakte bıraktık , ancak geçtiğimiz hafta 6 günlüğüne Kıbrıs'a giderek harcadık. Bu sıcakta daha da sıcak olan bir yere gitmek ilk başta hiçte akıl karı gibi gözükmüyordu ama orada olmayan nemi ve o sırada İstanbul'un gerçekten dayanılmaz olan sıcaklığını düşünürsek çok iyi bir seçim yaptığımızı söyleyebilirim.
Kaldığımız Otel'den manzaramız çok güzeldi , güneşin batışı ve sabahın ilk ışıklarıyla denizin parıltısı gerçekten doyumsuzdu.Bir kaç sabah 7 gibi kalkıp doğruca denize gittik.Ama şu bir gerçek ki hiç zevk almadan girdiğim nadir denizlerden bir tanesiydi - sıcak ve çok yoğun tuz miktarı sebebi ile . Deniz suyu gerçekten bu yaşıma kadar görmediğim kadar sıcaktı , sanki kendimi kaplıca havuzunda gibi hissetim , hani 10 seans girsen hiç bir ağrın kalmaz cinsinden:-)
Yaklaşık 6 sene önce gittiğim Girne Limanı hiç değişmemişti , sadece 6 sene önce Ekim ayında gitmiştim o kadar sıcak değildi:-))
Eskiden Kıbrıs denince ilk akla gelenler , alışveriş yapmak ve Casino'larda kendi çapımızda keyifli vakit geçirmekti. Alışveriş kısmı artık hiç cazip değil çünkü artık Türkiye'de herşey çok çok fazlası ile var , Casino derseniz benim gibi sadece Slot makinelerinde jeton atıp şakır şakır düşen jeton seslerini sevenler için tamamen espirisini kaybetmiş sadece kağıt para koyup makinenin verdiği bilgiye göre kazanıp kazanmadığını görüyorsun ve ancak ekrandan takip ediyorsun , artık kovayla jeton devri ve ellerimizin kararması yok olmuş:-)) Aman lütfen bu yazıma bakıp makine ya da kumar bağımlısı sanmayın , oynayıp kaybettiğim sadece cebimdeki bozukluklardan ileri gitmez , orada yiyip içtiklerim zaten kayıpları kat kat çıkartıyor :-)) Orada insanların nasıl paralar harcadığını gördükten sonra öyle bir alışkanlığım olmadığına bir kere daha şükrettim.
Neyse azda olsa bir tatil geldi ve geçti ve gerçek hayata hemen adepte olduk:-) Ama önümüzde 1 hafta daha var , bakalım nereler bizi bekliyor olacak :-))
Bu akşam annem ve abimleri iftara çağırdım ve hep birlikte güzel bir yemek yedik.
Her ne kadar ben son aylarda bu güzel sofralara sadece yapım ve varlığım ile katılsamda genede kokularını duymak çok güzel oluyor. Nedenmi ? Çünkü 3 aydır kontrollü olarak diyet yapıyorum , sabrımın ve irademin sonucunu çok güzel aldım , çok az bir sürem daha var , ondan sonra direk mankenliğe başlayacağım:-)))
Bu güzel ve lezzetli fırın yemeğinin tarifini hemen sizlerle paylaşmak istedim. Masada yiyen herkes çok beğendi , bende ilerede tekrar yaptığımda tadına bakacağım ve bende yorumlarımı daha sonra sizlerle paylaşacağım:-)
Ne yemek yapacağım konusunda karar vermemişken ve dışarı çıkıp alışveriş yapacak gücü kendimde bulamadığımdan evdeki malzemeler ne yapabilirim diye yola çıkıp bu lezzetli fırın yemeği ile konuyu neticelendirmiş oldum.
Tarifini bu ayki sevgili Tijen'in de her zamanki gibi çok güzel tariflerinin bulunduğu Lezzet Dergi'sinin vermiş olduğu Fırın Yemekleri adlı küçük kitapçığından esinlendim.Tabi evde olan malzemeler kullanılınca biraz değişiklikler söz konusu oldu.
Eminim tarife birebir uyulsa gene lezzetli bir yemek ortaya çıkacaktır , ama benim gibi değişikliği kendine görev edinmiş bir kişi karıştırmadan duramaz :-))
Malzemeler;
- 6 adet dolmalık kabak ( kabukları çok soyulmadan halka halka doğranmış )
- 3 adet patates ( halka halka doğranmış )
- 1 büyük boy kuru soğan ( yemeklik doğranmış )
- 4 diş sarımsak ( dilimlenmiş )
- 2 adet domates ( ufak ufak doğramış )
- 1 adet domates ( yarım ay olarak doğranmış )
- 300-400 gr. kadar kıyma
-1 su bardağı rendelenmiş taze kaşar peyniri
- 1 tatlı kaşığı salça
-4 tatlı kaşığı zeytinyağı
- istenildiği kadar tuz , karabiber , kırmızı pul biber
Kabak ve patatesleri 2 tatlı kaşığı zeytinyağ ve biraz tuz ile iyice karıştırıp yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine diziyoruz ve 200 derece ısıtılmış fırında kızarmaya bırakıyoruz ( orj. tarifinde direk yağda kızartılıyorlar ama bu şekilde daha hafif ve kolay oluyor ).
Bir tavada kalan zeytinyağında soğan ve sarımsakları pişiriyoruz üzerine kıymayı ekleyerek bir müddet kavuruyoruz ( ben derin dondurucuda olan kavrulmuş kıymamı kullandım ), daha sonra küp küp doğranmış domatesleri , tuzunu ve baharatlarını ekleyip biraz sulandırdığımız salçayıda ilave edip kapağı kapalı olarak kısık ateşte bir müddet pişiriyoruz.
Fırın kabına ilk önce patatesleri diziyoruz üzerine kıymalı harcımızdan döküyoruz sonra bir sıra kabak , tekrar kıymalı harç ve tekrar kabağı diziyoruz. Yanlarına yarım ay şeklindeki domatesleri dizip aşağıdaki görüntüye gelince 190 derece fırında 15-20 dk. pişiriyoruz va daha sonra çıkmasına az kala üzerine rende kaşar peyniri döküp fırının üst kısmını açıp hafif çıkarmasından sonra servise hazır hale getiriyoruz.
En kısa zamanda görüşmek dileğiyle :-)
Sağlıcakla kalın.
28 Ağustos 2010 Cumartesi
Geri Dönüş & Tatil & Fırında Sebze :-))
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
8 yorum:
Neşe Hanım aramıza dönüşünüzü kutlamak isterim :) o güzel yazılarınız ve yemek tariflerinizi çok özlemiştik...
Sevgili Neşe hanım
hoşgeldiniz. Tekrar sizinle beraber olmak çok güzel. Ayrıca yemeğe bayıldım elinize sağlık. Yarın akşamki iftar soframızda yerini alacak bu tarifiniz.....
sevgilerimle
neşeciğim hoşgeldin canım.
haklısın Kıbrısta ve Antalyada tatil bana cazip gelmeyen tek bölgedir ..
sıcağı-nemi- sauna gibi havası ve denizi ile çok yorucu bir tatil dönemi olmuştur bizler için.
ama ne varsa ! Senin Güzelim şehrinde var..Ege de var !!
Bu yaz 3 kez geldim. 4. geliş için iple çekiyorum haftaları..
ellerine sağlık canım.. yemeğin harika gerçekten .
allah kabul etsin,
hayırlı ramazanlar canım.
Hoşgeldin, dönüş muhteşem bir yemek ile olunca:))
Ellerine sağlık çok nefis bir görünüm.
Tatil güzeldir hele geriye daha gün kalınca yapılan tatil daha keyif verir.
Eylül ayıda tatil için çok güzel bir aydır.
Sevgiler...
Diyet diyorum, darısı başıma diyorum...
Nefis görünüyor elinize sağlık.
İftar sofralarınızı süsleyen "Fırında Tavuk Yemekleri"nizi bizimle paylaşıp, paylaşırken eğlenmeye ve eğlenirken MAGGİ'nin sponsorluğunda gerçekleşen yarışmamızdan birbirinden değerli hediyeler kazanmaya ne dersiniz?? Katılmak için tek yapmanız gereken tarifinizi fotoğrafıyla birlikte bize göndermek.. Ayrıntılar için www.hamaratabla.com
hoşgeldiniz görüntüler süper vallahi yemekte öyle ellerinize sağlık sevgiler
Yorum Gönder